AYŞEGÜL KASAP
aysegulkasap@diken.com.tr
@aysegul_kasap
Antalya’nın Gazipaşa ilçesindeki SİT alanına otel yapılması planlanıyor. ‘Rant planı‘ Türkiye 6 Şubat depremleriden dolayı yastayken devreye sokuldu. Otelin yapılacağı yer hem nesli tükenen Akdeniz foklarının üreme yeri hem de caretta carettaların yuvalama alanı. Bu iki tür de uluslararası sözleşmeler kapsamında korumada.
Yöre halkı 8 Ocak’ta Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı’nda yapılacak toplantıda ‘ÇED olumsuz kararı’ verilmesi için uğraşıyor.
Fotoğraf: Gazipaşa Hepimizin Platformu
Türkiye 11 şehri yıkan 6 Şubat depremlerinin yasını tutarken Antalya’da Çevre Şehircilik İklim Bakanlığı yetkilileri ve birkaç emlakçı ‘rant toplantısı’ için bir araya geldi.
8 Şubat tarinli toplantıda beş yıldızlı otel projesi hakkında bilgiler verildi. Yani bu toplantı halkın katılım toplantısıydı. Ama toplantıda ne halk vardı ne de sivil toplum kuruluşları.
‘Antalya’nın el değmemiş olarak kalan son sahillerinde yapılaşma ve otelcilik başlayacağını’ belirten yöre halkı ‘hem halkın kıyılara ulaşımının engelleneceğini hem de doğa katliamı yaşanacağı’ görüşünde.
Otel, 122 dekar alanda yapılması planlanıyor. Yani yaklaşık 17 futbol sahası büyüklüğünde. 51 bin metrekarelik alansa yerleşim yeri olacak. 841 odalı 2 bin 508 yatak kapasiteli beş yıldızlı bir otel inşaa edilecek.
Oysa bu bölge caretta carettaların yuvalamanı alanı. Aynı zamanda da nesli tükenen Akdeniz foklarının üreme ve barınma yeri.
Biyolojik çeşitliliği yüksek olan Gazipaşa sahillerinde kum zambakları ve diğer endemik bitkiler de var. Bu sahiller 1’inci, 2’nci ve 3’üncü derece doğal koruma sit alanları.
8 Ocak’ta otelle ilgili bakanlıkta İnceleme Değerlendirme Komisyonu toplantısı yapılacak. Gazipaşalılar bakanlık yetkililerine seslenerek “ÇED olumsuz kararı verin” dedi. Çünkü bu otelin yapımı aynı zamanda ’emsal de oluşturacak ve SİT alanı sahilde başka otellerin yapımının da önünü açmış olacak.’
Uluslararası sözleşmeye aykırı
Hem Bern Sözleşmesi hem de Barcelona Sözleşmesi ve bağlı İstanbul deklerasyonu sahillerdeki deniz kaplumbağaları ve Akdeniz foklarının korunmasını söylüyor. Bu sözleşmeler belediyeleri ve hükümetleri bağlayıcı nitelikte.
Bu iki türün de Türkiye’deki sınırlı sığınaklarından biri Gazipaşa. Bu otelin inşasıyla birlikte bölgenin sadece peyzaj güzelliklerine sahip doğal alanları değil, yaşamı kıyılara bağlı yaban hayatı da tehdit altına girecek.