Zsa Zsa Gabor, bir gün Karpiç’te Atatürk’le tanışmış, -kendi deyimiyle- “ilk görüşte vurulmuş, o gece onunla dans etmiş ve bir süre sonra da ilişkiye girmişti”.
İddiasına göre bu ilişki 6 ay kadar, haftalık buluşmalarla sürmüştü.
Ben, verdiği bilgilerin biraz hayal koktuğunu söylediğimde hatırladığı kadarıyla buluştukları köşkü ve içindeki eşyaları tarif etmeyi denemişti.
Muhtemelen Atatürk, kendisine hayran bu küçük kızdan, eve gelip giden muhaliflere ve kendisi hakkında söylenenlere dair bilgi alıyordu.
Atatürk ölünce o da boşanmış ve 1939’da Türkiye’yi terk etmişti.
Söyleşimiz boyunca Atatürk’ü övdü bana…
“Onu nasıl tanımlarsınız?” dediğimde alışılmadık üç sözcük sıraladı:
“Maço… maço… maço…”
Asıl ilginç itiraf şuydu:
“Daha sonra evlendiğim bütün kocalarımda onu aradım”.
Az da değil, ben gittiğimde 8. kocasıyla evliydi.
…85’lik Gabor bugünlerde ölüm döşeğinde… “Ben öldükten sonra yazarsın” dedikleri ise hâlâ belleğimde…