Başsavcılık, Maslak’ta belediye otobüsünde şort giydiği gerekçesiyle bir kadına saldıran Abdullah Çakıroğlu’nun ilk duruşmada tahliye edilmesine itiraz etti.
Kartal’daki Anadolu 40’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında, Terzi’nin avukatlarının Çakıroğlu’nun yeniden saldırı girişiminde bulunabileceğini savunmasına rağmen tahliye kararı çıkmıştı. Mahkeme, Çakıroğlu’nun daha önceki akıl sağlığına ilişkin doktor raporlarının mahkemeye gönderilmesini istemiş, Çakıroğlu’nun yeniden saldırma ihtimaline karşı da, “Şu an hastaneye sevk edilecek bir durumu yok. Başka bir girişimde bulunursa bildirirsiniz” yanıtını vermişti.
Sanık, dünkü duruşmada, şu savunmayı yapmıştı: “Müştekinin yaşam alanına yakışmayacak şekilde giyimi vardı. Bu da ortamı bozuyordu. Orada anne-baba var. Herkesin ruh dünyasını etkiliyordu. Kadının haya perdesinin oluşması için örtüsünün olması gerekiyor. Gayrimüslimse kendini taşıyabilecek giyim kuşamı olması gerekiyor. Aksi halde insanın şehvet duygusunu uyandırıyor. Benim orada şehvet duygum kabarmadı. Ama kendisine yakışmadığı için öyle bir harekette bulundum. Kendisi umursamadı, hiç oturuşunu düzeltmedi. Cünup kelimesi bana aittir. Bu kelimeyi kullandım. Otobüsün içinde bir grup beni dövdü.”
Çakıroğlu, Erenköy Ruh ve Sinir hastalıkları Hastanesi’nde 14 gün tedavi gördüğünü ifade ederek “Başka da bir sağlık kurumunda tedavi görmedim. İzmit bölgesinde de bir hocaya gittim. Orada beni okudular. Cinler musallat olmuş bana, öyle dediler” demişti.
Kendi kendisine konuşmaya başlayınca daha önce Ege bölgesinde tedavi gördüğünü öne sürdüğü bir ‘hoca’yı arayıp kendisine ilaç göndermesini söylediğini aktaran Çakıroğlu, “İki üç gün üst üste nöbete kalınca da psikolojim arttı. Konuşmalarım arttı. Bu artınca bu otobüsteki hadise vuku buldu” dedi.