Türkiye’de gazetecilerin tutuklanması ‘rutin bir uygulama’ya dönüşürken, adalet bakanlığı tutuklu gazeteci sayısıyla ilgili soru önergesine verdiği yanıtta, sayının belirlenmesinin mümkün olamayacağını savundu.
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, geçen mayıs ayında TBMM başkanlığına Türkiye’de kaç tutuklu gazeteci olduğuna ilişkin bilgilendirme talebiyle soru önergesi vermişti. Bakanlıktan gelen yanıtta, önergenin süresi geçtikten sonra yanıtlanabildiği belirtilip tutuklu gazeteci sayısının aynı ay itibariyle basın kartı sahibi olanlar göz önü alındığında sadece üç olduğu açıklandı.
Bakan Bekir Bozdağ imzasını taşıyan yanıt yazısında, tutukluların mesleği tam olarak belirlenemediği için tutuklu gazeteci sayısının da bilinemeyeceği belirtildi.
‘Mesleği olmadığı halde ‘Gazeteciyim’ diyenler’
Bozdağ, tutuklular mesleklerini gazeteci olarak bildirse de bunun her zaman doğru olmayacağını savunarak şunları kaydetti: “Ceza infaz kurumlarına alınan kişilerle ilgili tutulan bilgi formunda, meslek ve eğitim durumuna ilişkin sorular da yer almakla birlikte bu bölümün doldurulması zorunlu olmadığı gibi, sıhhat ve doğruluğunun Bakanlığımızca resen araştırılması da söz konusu değildir. Kaydedilen veriler hükümlü ve tutukluların beyanları esas alınarak oluşturulduğundan, mesleği olmadığı halde gazeteci olduğunu söyleyen veya mesleği gazeteci olduğu halde başka bir meslek beyanında bulunan kişilerin olabileceği; ceza infaz kurumlarında bulunan ve mesleği gazeteci olarak bildirilenlerin sayısı esas alınarak değerlendirme yapmanın eksik ve yanlış olacağı; işlenen veya işlendiği iddia edilen suçların gazetecilik faaliyeti kapsamında olup olmadığının önemli olduğu değerlendirilmektedir.”
Gazetecilik Platformu P24’ün verilerine göre, 1 Aralık 2016 itibariyle cezaevlerindeki gazeteci sayısı 146’ya ulaşmış durumda.
Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı Avrupa Komisyonu’nun geçtiğimiz ay açıklanan yeni İlerleme Raporu’nda da Türkiye’de basına yönelik baskılar nedeniyle hükümet yerden yere vurulmuştu.