Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Lübnan’da Hizbullah’ın kullandığı çağrı cihazlarının patlatılmasıyla ilgili konuştu: “Türkiye’de çağrı cihazları neredeyse hiç kullanılmıyor. Ben hiç rastlamadım açıkçası… Vatandaşlarımız endişeye düşmesin, siber güvenlikte ilk 10’dayız…”
Lübnan’da Hizbullah militanlarının kullandığı çağrı cihazları eş zamanlı patlatılmıştı.
Patlamalar sonucu biri çocuk dokuz kişinin öldüğü, 200 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığı duyurulmuştu.
Bakan Uraloğlu konuyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı ve özetle şunları dedi:
* Mobil haberleşme cihazlarının belli teknolojilerle takibi yapılabiliyor. Kimin kiminle haberleştiği gibi. Dolayısıyla bundan kaçınmak isteyen kuruluşlar, örgütler bunun yerine çağrı cihazlarını kullanmayı tercih ediyor. Radyo dalgalarıyla haberleşiyorlar ve bunların takibi çok kolay değil. Bu takipten kaçınmak için Hizbullah’ın bunları kullandığı yönünde bir bilgiye sahibiz ya da tahmine diyelim…
* Aynı anda bu kadar cihazın patlatılması dokuz insanın ölmesi birçok insanın birçok uzuvunun vücudunun zarar görmesi gerçekten çok büyük bir olay. Tabi hani merak ediliyor bu nasıl gerçekleşti? Bizim siber güvenlik uzmanı arkadaşlarımızla konuyu tartışıyoruz. Anlamaya çalışıyoruz. Görüntülerden cihazların tam neler olduğunu çıkarmaya çalışıyoruz.
‘Arkadaşlarımız iki senaryo üzerinde duruyor’
* Arkadaşlarımız iki türlü senaryo üzerinde duruyor. Bir tanesi zaten Hizbullah’ın bu cihazları kullandığı biliniyor. İsrail’in de bunları bilip ve bunların bir değişim sürecinde yenileme sürecinde istedikleri gibi donattıkları bir patlayıcı yerleştirebilmiş olmaları ihtimali… Bu cihazları dağıttıkları daha doğrusu satın aldıkları şeklinde ve bunun da aynı anda veya çok kısa aralıklarla bir sinyalle patlatılabildiği noktası.
* İkinci bir ihtimal bunun birazcık daha ikincil bir ihtimal… O da bataryaların kısa devre yaptırılarak ısıtılması sonucu patlaması. Telefon tamircilerinde veya insanların cebinde bataryaların patladığını görmüştük. Ölümcül bir sonuç hiç olmadı ya da önemli bir yaralanma olmadı. Ufak tefek yangın çıkması, yaralanmalar oldu. İlk söylediğimiz ihtimal biraz daha güçlü gibi duruyor. Yani içerisine bir patlayıcı muhtemelen yerleştirildi.
‘Türkiye’de hiç rastlamadım açıkçası’
* Bunlar Türkiye’de yaygın değil. Yani neredeyse hiç kullanılmıyor. Ben hiç rastlamadım işin açıkçası. Kullanılmadığını genel anlamda söyleyebilirim. Dolayısıyla bu çağrı cihazları özelinde Türkiye’de bir risk olmadığını net olarak söyleyebilirim.
‘Siber güvenlikte ilk 10 ülke arasındayız’
* Dünyadaki hiçbir ülke bir cihazın yüzde 100’ünü üretmiyor. Ama ana bileşenlerin yazılımı başta olmak üzere kendileri üretme gayreti içerisinde. Biz de Türkiye’de tam da bunu yapmaya gayret ediyoruz. Bunu başardığımız zaman daha güvende olacağız.
* Vatandaşlarımız bir endişeye düşmesin. Biz her gün 400’ün üzerindeki bu anlamdaki büyük saldırıyı önlüyoruz düşünün. Dolayısıyla şu aşamada biz dünya genelinde siber güvenlik noktasında ilk 10 ülke arasında olduğumuzu söyleyebilirim. Endişe etmememiz gereken bir durum olmadığını söyleyebilirim. Ama mutlaka yapmamız gereken çok işin olduğunu da altını çizmek isterim.