• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

AYM'den cezaevinde intihara hak ihlali kararı: Devlet bireyi kendinden de korumalı

12/04/2022 10:01

ALTAN SANCAR

@altansancarr 

altansancar@diken.com.tr

Anayasa Mahkemesi (AYM), 8 Temmuz 2018’de Tarsus T tipi Kapalı Cezaevi’nde hayatını sonlandırdığı belirtilen A.B.’nin anne ve babasının başvurusunda hak ihlali kararı verdi.

AYM, ‘yaşamı koruma yükümlülüğü’nün ihlal edildiğini tespit ederek, 100 bin lira tazminat ve soruşturmanın yenilenmesine hükmetti.


Fotoğraf: AA

Haziran 2017’de hırsızlık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal gibi suçlardan 13 yılı aşkın hapis cezası alan A.B., 2018’de tutulduğu Tarsus Kapalı Cezaevi’nde intihar etti. A.B.’nin ailesinin başvurusunu görüşen AYM hak ihlali kararı verdi. 

AYM’nin kararında yer alan bilgilere göre, A.B.’nin cezaevinde bulunduğu sürede kurum içi görevlerde çalıştırılması uygun görülürken, bu sırada çalışacağı birime, hükümlülük/tutukluluk durumuna, suç türüne ve idari nedenlere göre birçok defa bulunduğu koğuşun değiştirildiği tespit edildi.

Raporda ‘İntihar riski var’ denmiş

Tutuklu için kurum tarafından düzenlenen raporda, A.B.’nin depresyonda olduğu, yüksek intihar riski taşıdığı, psikoz ve zarar verme riskiyle ruhsal travma problemi bulunması nedeniyle takip edilmesi ve psikiyatrik muayeneye tabi tutulması gerektiği belirtildi.

Rapor üzerine A.B. çeşitli tarihlerde psikiyatrik muayenelerle birlikte fiziksel rahatsızlıklar için çeşitli hastanelere sevk edildi. Psikiyatri muayeneleri neticesinde A.B.’nin kullanması için çeşitli reçeteler düzenlendi.

Koğuşundaki arkadaşlarının görevli personele A.B.’nin fazladan ilaç içtiğini iletmesi üzerine kurum içinde görevli psikolog ve sosyal hizmet uzmanıyla görüşmesi kararlaştırıldı. Bu esnada çeşitli tarihlerde de psikiyatri servisine muayeneye götürüldü. A.B.’ye uyku bozukluğu, depresyon ve anksiyete bozukluğu teşhisleri konuldu. 

A.B. ise çeşitli tarihlerde kuruma dilekçe vererek ilaçları kullanmak istemediğini bildirirken bu süreçte kendisine zarar veren eylemlerde de bulundu. Devam eden davranışları nedeniyle A.B. daha yakından izlemeye alındı. 5 Temmuz 2018’de vücudunun çeşitli bölgelerinde kesiklerle hastaneye kaldırıldı, başta tedaviyi reddetti. Kabul ettikten sonra tedavi edilip yeniden cezaevine gönderildi.

7 Temmuz 2018’de bir daha intihara kalkışan ve hastanede tedaviyi reddeden A.B., cezaevine geri getirildi. Ancak aynı koğuştakiler, can güvenliklerini gerekçe göstererek A.B’yi istemedi. Bunun üzerine A.B. süngerli odaya alındı. Bir süre bu odada tutulan A.B., 8 Temmuz 2018’de alındığı tek kişilik hücrede, aynı günün akşamında yastığından kestiği parçaları ip yaparak ve ranzasını dik konuma getirerek yaşamına son verdi. 

Cezaevi idaresi ve o gün görevli bulunan kurum çalışanları hakkında yürütülen adli ve idari soruşturmalar kusur veya suç unsuru bulunmadığı gerekçesiyle sonuçsuz kaldı. Aile hukuki süreçlerin tamamlanmasıyla 2019’da AYM’ye başvurdu. 

‘Sorumluluk cezaevi idaresi ve personelinde’

Başvuruyu inceleyen AYM, devletin yetki alanında bulunan bireylerin yaşam hakkını diğer bireylerden, kamusal makamlardan hatta kendisinden de korumakla yükümlü olduğunu tespit etti.

Yüksek mahkeme geçmiş kararlarına atıfla, devletin bireyi, bireyin kendisinden gelebilecek risklere karşı yaşamını koruması için tedbir almakla yükümlü olduğunu hatırlattı.

Tutuklu ve hükümlülerin kendilerine zarar verme ihtimalini en aza indirme görevinin, yine kişinin özgürlüğünü aşırı sınırlamadan, cezaevi idaresi ve personelinde olduğunu vurgu yaptı. 

‘Cezaevi yeterli tedbir almadı’

AYM süreç içinde hazırlanan sağlık raporlarını, kurum içi yazışmaları ve görevlilerin ifadelerini değerlendirerek cezaevi yönetiminin A.B.’nin yaşamının korunması için gerekli ve yeterli tedbirleri almadığına hükmetti.

Bu nedenle de A.B.’nin yaşamının kendi eylemlerine karşı korunamaması nedeniyle yaşamı koruma sorumluluğunun ihlal edildiğine karar verdi. Bu bağlamda sorumluların tespitinin gelecekte benzer olayların yaşanmasının önüne geçeceğine dikkat çekti. 

Gerekçelerini sıralayan AYM, yaşamı koruma sorumluluğunun, etkili soruşturma yapma yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verdi. AYM aileye 100 bin lira tazminat ödenmesine ve soruşturmanın yenilenmesi hükümlerine de oybirliğiyle hükmetti.  

Kategori:Diken özel

SON HABERLER

Basketbol Şampiyonlar Ligi'nde final: Galatasaray Unicaja Malaga'ya 83-67 yenildi

Basketbol Şampiyonlar Ligi finalinde İspanya temsilcisi Unicaja Malaga’ya 83-67 mağlup olan Galatasaray, organizasyonu ikinci tamamladı. 

Sait Faik Hikâye Armağanı Burçe Bahadır'ın

71’nci Sait Faik Hikâye Armağanı, ‘Şimdi Dönecek Dünya’ kitabıyla Burçe Bahadır’a verildi.

İmamoğlu: Sen de gayet iyi biliyorsun ki, ortada ne suç var ne de örgüt

Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a seslenerek “Sen de gayet iyi biliyorsun ki, ortada ne suç var ne de örgüt, ne turp var ne de heybe” dedi.

Sekizinci kez alkollü yakalanan sürücünün ehliyetine 35 yıl el konuldu

Erzurum’da aracıyla sekizinci kez alkollü yakalanan O.E.’nin ehliyetine 2060’a kadar el konuldu.

Düğün salonları müzik telifi için sözleşme imzalamaya başladı

Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) yetkilileri, düğün salonlarında çalınan müziklerin telif haklarıyla ilgili düzenleme kapsamında salon işletmecileriyle sözleşme imzalamaya başladı.

Spermin düşmanları neler?
Şok dalga, kök hücre ve PRP, sertleşme sorununu çözebilir mi?

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 749 gündür hapiste

YAZARLAR

Editör eksikliği fazlalık yaratır

Mustafa Dağıstanlı

Anne dediğin başlangıçtır

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Dilsiz bir ülkenin çığlığı

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Sırrı Süreyya Önder'in 'Cumhuriyet' eleştirisi üzerine…

Murat Sevinç

Silmek isteseler de silemezler

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Füruzan'ın röportajlarındaki dil dikenleri

Mustafa Dağıstanlı

Sırrı bey…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Feray Aytekin Doğan: Eğitimin piyasalaştırılması ve dinselleştirilmesi hattının yarattığı yıkımın son adımına hazırlık yapılıyor

Fehmi Koru: Cesur olunur ve gerçekçi adımlar atılırsa, ülke insanını rahatlatmak mümkün

Nevşin Mengü: Madem anneler günü, yavrularını kaybetmiş annelere söz vereyim

Saygı Öztürk: İmamoğlu susturulurken Öcalan'a yönetmelikte olmayan ayrıcalıklar tanındığına ilişkin haberler de şaşırtıcı

Zeynep Oral: Benim aklım fikrim, haklarını aradılar diye hapse tıkılan çocukların, gençlerin annesinde…

Mehmet Çetingüleç: Görülmemiş bir bedelliye, pardon 'soyguna' Beşiktaş hissedarları izin vermedi

Taha Akyol: PKK'nın açıklamasında 'iki farklı alanda birbirine paralel kararlar' aldığı belirtiliyor

Emre Kongar: 'En iyi' senaryoda bölünme yok, demokrasi var

Esfender Korkmaz: MB verilerinden Türkiye'ye kara para girişinin ve çıkışının kolay olduğu anlaşılıyor

Zeynep Aktaş: Hızlı nakde dönebilecek daha likit ve tematik varlıklar öne çıkan yatırım araçları

Şükran Pakkan: Toplu travma yaşanıyor, kimse kimseye 'İyi misin?' demiyor

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×