Diyarbakır’da iki polis ve dokuz sivilin hayatını kaybettiği bombalı saldırıyı IŞİD’den sonra Kürdistan Özgürlük Şahinleri (TAK) üstlendi.
Saldırıyı TAK’ın üstlendiğini ilk olarak Fırat Haber Ajansı (ANF) duyurmuş, örgütün sitesinde açıklama olmaması, ajansın hacklendiği iddialarını gündeme getirmişti. Örgüt, ANF’nin yayınladığı metnin aynısını yayınlayarak eylemi üstlendi.
TAK’ın açıklamasında şunlar söylendi: “4 Kasım 2016 tarihinde saat 08.00 sıralarında Amed Bağlar’da gerçekleşen eylemi TAK olarak üstleniyoruz. 4 Kasım 2016’da Amed Bağlar’da polis ve çevik kuvvet şube müdürlüğüne Kemal Hakkari arkadaşımız tarafından fedai eylemi gerçekleştirilmiştir.”
TAK’ın açıklamasının tam metnini örgütten önce yayınlayan ANF, haberin sonunda “TAK’ın eylemin ayrıntılarını daha sonra resmi internet sitesi üzerinden açıklaması bekleniyor” diye yazdı.
ANF’nin hacklendiği iddiası yalanlandı
Örgütün internet sitesinde bir süre açıklama olmaması, sosyal medyada ANF’nin hacklendiği iddiasını gündeme getirdi. Bunun üzerine ajansın Twitter hesabı üzerinden, “Sitemize ve sosyal medya hesaplarımıza yönelik herhangi bir saldırı ya da hackleme durumu söz konusu değildir” açıklaması yayınlandı.
ANF’den gazeteciler de ajansın sitesinin hacklendiği iddiasını yalanladı.
Kısa süre sonra TAK da internet sitesinden aynı açıklamayı yayınladı.
Ertuğrul Kürkçü: Kuru bir özürle geçiştirilemez
HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, saldırıyı TAK’ın üstlendiğinin kesinleşmesiyle, örgütü sert biçimde kınadı.
Twitter’daki hesabından yazan Kürkçü, “Hiçbir söz, vekillerimiz, eşbaşkanlarımız, yöneticilerimiz ve sivil halkı hedef alan kör şiddeti haklılaştıramaz. Hiçbir kurtuluş hareketi IŞİD’le aynı hat üzerine düşmeyi, yaşam hakkını hoyratça çiğnemeyi bir kuru özür ile geçiştiremez” dedi.
HDP’li vekiller kıl payı kurtulmuştu
HDP’li Ziya Pir, gözaltına alınıp serbest bırakılmasının ardından saldırıda emniyette tutulan HDP’lilerin hedeflendiğini iddia edip, şunları yazmıştı: “Çüngüş ilçe başkanı hayatını kaybetti. Figen Yüksekdağ ve Sırrı Süreyya Önder kılpayı kurtuldu. Demirtaş, Nursel Aydoğan, Gülser Yıldırım ve ben saldırıdan biraz önce çıkarılmıştık. Onlarca HDP ve DBP’li ise 26 gündür orada gözaltında. Valiliğin dün yapmış olduğu yalan açıklama beni şaşırtmadı. Geçen haftaki beyanlarıyla örtüşüyor ve artık güvenirliğini tamamen yitirdi!”
HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de, bombalı saldırının emniyette tutulan HDP’lileri hedef aldığını savunarak, “Katliam yapacaklardı” demişti.
Valilik ‘PKK’ dedi, IŞİD üstlendiğini duyurdu
Diyarbakır valiliği, ilk açıklamasında saldırının PKK tarafından üstlenildiğini belirtmiş, Başbakan Binali Yıldırım da, “Bölücü terör yapacağını yaptı, alçak, iğrenç yüzünü tekrar gösterdi” demişti. Buna karşılık PKK saldırıyı üstlendiğini duyuran bir açıklama yapmamıştı.
Gece saatlerinde Reuters, IŞİD’in haber ajansı Amaq’tan aktardığı haberde örgütün saldırıyı üstlendiğini duyurmuştu.
Ertesi gün Diyarbakır valiliği bir açıklama daha yayınlayarak, telsiz konuşmalarından hareketle saldırıyı PKK’nın gerçekleştirdiğini açıklamıştı.
HDP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamada ise şöyle denmişti: “Diyarbakır Valiliği failler ile ilgili kamuoyunu yanıltıcı, açıkça yalan beyanda bulunmaktadır. Bir takım ‘medya’ organları da, IŞİD’in bu saldırısı üzerinden partimizi ve alınan eş genel başkanlarımızı ile milletvekillerimizi hedef göstermeye devam etmektedir. Daha yıkıcı olması planlandığı açık olan ancak amacına ulaşamamış bu bombalı saldırıya ilişkin tüm gerçekler açığa çıkarılmalıdır.”