Almanya’da bu yıl düzenlenecek seçimlerde Sosyal Demokrat Parti’nin başbakan adayı Martin Schulz, Almanya ile Türkiye arasındaki ‘salon iptali’ gerilimini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan üzerinden yorumladı: “Buraya gelince Türkiye Cumhuriyeti’ni mi yoksa partisini mi temsil edecek?”
Özgürüz’den Can Dündar’ın sorularını yanıtlayan Schulz, bir siyasetçinin kendi ülkesini temsil etmesiyle kendi siyasi kampanyası arasında fark olduğunu belirtirken Erdoğan’ı hükümet temsilcisi olarak her zaman ağırlayacaklarının altını çizdi: “Biz demokratik bir ülkeyiz; buraya gelip demokratik bir çerçeve içerisinde düşüncelerini ifade edebilirler. Ama yine de şunu soruyorum; başka bir ülkede seçim kampanyası yürütmek bir hükümetin görevi midir? Bir ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı kendi ülkesini temsil eder. Seçim kampanyası düzenleyecek bir aktivist değildir.”
Erdoğan’ın ‘kendi rolü’ hakkında karar vermesi gerektiğini vurgulayan Schulz, “Alman Federal Cumhuriyeti karşısında Türkiye Cumhuriyeti’ni mi temsil edecek, yoksa seçim kampanyası yaptığı AKP’yi mi? Buna kendisi karar verecek. Hiç kimse Sayın Erdoğan’ı durdurmaz, Almanya’ya gelmekten alıkoymaz ama, biz onun rolünü sorguluyoruz” dedi.
‘Diplomatik koruması olmaz’
Erdoğan’ın Almanya’ya bir parti başkanı olarak gelmesi durumunda bir devlet başkanının sahip olacağı diplomatik korumaya sahip olamayacağını da söyleyen Avrupa Parlamentosu eski başkanı Schulz, “Ama bu tür bir siyasi kampanyanın içinde geldiği zaman, eleştirilere maruz kalmayı göze almak zorundadır. Biz elbette Türk milletinin en yüksek temsilcisine saygı göstermek istiyoruz. Sayın Erdoğan’ın stratejisinin arkasındaki mantığı anlayamıyorum” diye konuştu.
‘Nazi kıyaslamasına izin veremeyiz’
Schulz, Can Dündar’ın Erdoğan’ın Nazi benzetmesi hakkındaki sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Nazi hükümetinin makamlarıyla kıyaslanması, benim gözümde mutlak anlamda kabul edilemez bir şeydir. Almanya, ülke olarak tarihimizden gerekli dersleri çıkardı. Çağdaş demokratik toplumumuz en ilerici anayasalardan birine dayalı olarak kurulmuştur ve bu, Sayın Erdoğan’ın iddia ettiğinin tam aksidir. Çağdaş Alman hükümetini Nazilerle kıyaslamak fazla kaçıyor.”
Ne olmuştu?
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Almanya’da ‘partili cumhurbaşkanlığı’nı esas alan anayasa değişikliği referandumu için Almanya’nın çeşitli şehirlerinde yapmak istediği referandum toplantılarına izin verilmemişti.
Hükümet yetkilileri Almanya’yı sert sözlerle eleştirirken, en sert tepkiyi ise Erdoğan, Almanya’ya ‘Nazi’ benzetmesi yaparak vermişti: “Almanya’da arkadaşlarımızı konuşturmuyorlar. Varsın konuşturmasınlar. Ey Almanya sizin demokrasiyle uzaktan yakından alakanız yok. Sizin uygulamalarınız geçmişteki Nazi uygulamalarından farklı değil. Sizi dünyaya rezil rüsva edeceğiz. Biz o Nazi dünyasını görmek istemiyoruz. Almanya bunları bırakalı çok olduğu sanıyorduk, yanılmışız.”
Not: ozguruz.org’a yayın hayatına başlamadan Türkiye tarafından ‘erişime yasak’ getirildiği için haberin kaynak linkine VPN’siz erişilemiyor.