Seçim kampanyasında CHP liderinin kavgacı olmayan, esnek, yumuşak güç profili, bu istikamette açtığı kapı veya kimlikler üstü vurguyla yaptığı Alevilik çıkışı, Türkiye’nin yıllardır ihtiyaç duyduğu şeylerdi.
Tek eksik olan, geliştirdiği anlayışın siyasete dönüşmesiydi, kurucu siyasetti ya da bu anlayışın kurucu siyasi ayaklarının yokluğuydu. Kurucu siyaset ve iktidar pratiği arasındaki güçlü bağ dikkate alınırsa iktidara gelmesi halinde bu eksikliği tamamlaması kuvvetle muhtemeldi.
Dillendirdiği anlayış, seçimlerde karşılık bulsaydı -ki oldukça küçük bir farkla kaybetti- bugün Türkiye milliyetçilik değil belki de demokratik kabarma tartışmaları yapıyor, Kılıçdaroğlu göklere çıkarılıyor olacaktı.
Seçim sonucu ne olmuş olursa olsun, bu ülkedeki tüm demokratların Kılıçdaroğlu’na bir ‘selam’ borçlu olduklarını düşünüyorum.