Bakın TÜİK’in yaşam koşulları araştırması ne gibi sonuçlara işaret ediyor:
■ Hanelerin yüzde 58.8’i (2022’de yüzde 59.6’sı) evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını karşılama olanağına sahip değil. Düşünün, her beş haneden üçünün gücü bir haftalık tatile yetmiyor.
■ Hanelerin yüzde 39.2’sinin (2022’de 41.5’inin) iki günde bir et, tavuk ya da balık yiyecek parası yok. Beş haneden ikisi… Aslında bu soru iki günde bir yerine haftada bir diye sorulsa bile çok farklı bir sonuç çıkar mı, emin değilim.
■ Yüzde 31.8’lik (2022’de 31.1’lik) bir kesim beklenmedik bir harcama çıktığında bunu karşılama olanağından yoksun. Üç haneden biri sürekli olarak adeta ekstra bir harcama çıkarsa kaygısı yaşıyor.
■ Hanelerin yüzde 19.5’i (2022’de 20.4’ü) evinin ısınma ihtiyacını karşılayamıyor. Yani beş haneden biri ısınamıyor.
■ Konutun izolasyon sorunundan dolayı gerektiği gibi ısınamayanların oranı ise daha yüksek, yüzde 32.6. (2022’de yüzde 33.6.)
■ Hanelerin yüzde 64.2’si (2022’de 65.4’ü) eskimiş mobilyalarını yenileyecek durumda değil. Bir başka ifadeyle her üç hanenin ikisi artık içine sinmeyen eski mobilyaları kullanıyor.
■ Hanelerin yüzde 32’si (2022’de 33.6’sı) sızdıran çatı, nemli duvar, çürümüş pencere çerçevesi gibi sorunlar yaşıyor. Üçte biri!
Büyük büyük laflara gerek yok!
Durum bu işte! Öyle büyük büyük laflara, anlaşılmaz teknik değerlendirmelere gerek yok.
Vatandaş böyle yaşıyor.