MERT YILDIZ
Meclis Başkanı Kahraman “Anayasanın laik olmasına gerek yok” dedi; Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkıp yalanladı.
Kim bilir kaç kere görmüşüzdür bu durumu? Bir AKP’li çıkar radikal bir laf eder, bir anda ülke karışır, sonra Erdoğan çıkar resmi çizgiyi açıklar.
Alışmadık mı hala?
Kahraman’ın sözleri siyasetle ilgilenen kesime atılmış bir oltaydı. Bütün muhalif kesim (artık MHP’yi muhalefetten saymıyoruz tabii) sazan gibi atladı. Zaten Kahraman’ın görevi de buydu. Gündemi önceden belirlenmiş bir konuya çekmek.
Peki arka planda ne oldu?
Torba değil bohça
Dün aynı zamanda bir torba yasa daha yürürlüğe girdi. Bu torbadan ziyade bohça. Herkes için bir hediye var. AKP’nin çok yakında seçime gideceğinin en güçlü kanıtı.
Neler mi var torbada?
Öncelikle sosyal yardımlar var. 65 yaşını doldurmuş kişilere bağlanacak aylık maaşların kriterlerinde değişiklik yapılıyor. Eskiden toplam hanehalkı gelirine bakılıyordu, artık sadece başvuran kişinin ve eşinin gelirine bakılacak. Yani daha fazla 65 yaşı üstü birey devletten maaş alacak. O yaşta gelir bağladığınız kişinin oyunu alırsınız, o dert değil ama daha önemlisi bu sistemle adamın veya kadının çocuğunun da oyunu alıyorsunuz. Çünkü çocuklar omzundan anne-babasına bakma yükümlülüğünden kurtarıyorsunuz. Geçenlerde bir taksicinin bana dediği gibi, “Bu adam (Erdoğan) anama aylık 200 TL maaş bağladı, değil bin odalı 10 bin odalı sarayı hak ediyor.”
İkinci olarak torbada istihdam var. Elbette kamu tarafında. Bu saatten sonra AKP’den yapısal reformla özel sektör istihdamını artırmasını beklemiyoruz elbette. Kanuna göre 15 bin yeni polis memuru, 2 bin 600 kişi sosyal güvenlik kurumu elamanı (tesadüfe bak) alınacak. Bir de tabii uzun zamandır gündemdeki taşeron işçilere uzun vadeli kontrat verilmesi var. Özetle işsizlik yapay yollardan düşürülecek.
Hanehalkları için torbadaki bir diğer müjde genel sağlık sigortası prim borçlarının silinmesi.
‘Tokibakır’a doğru
Halka bu kadar güzellik yapıp yandaş firmalar boş geçilmez. Torba yasayla kayyum atanması kolaylaşıyor, Kanal İstanbul resmi statü kazanıyor ve en önemlisi rant alanlarına yenisi ekleniyor; Sur. Torbayla Sur’un yeniden inşasının yasal altyapısı oluşturuluyor.
Önce yapılan her şeyi yık, nüfusu boşalt, sonra gir buldozerlerle şehri baştan yarat… Hem de yepyeni bir nüfus yapısıyla. Yakında Diyarbakır’a ‘Tokibakır’ diyebiliriz.
Tüm bunlarla amaç ne?
Amaç belli. Seçime gidilecek, oy lazım. Üzerine çok konuşmaya gerek yok. Sadece, AKP’nin siyasi rakipleri olup bitenlerin ne kadar farkında onu merak ediyorum.
Her bir adımını anketlerle test etmiş, her sosyal yardımı en fazla oy getirecek bireylere yapan, analitik çalışan ama kamuoyuna ‘Güçlü liderimiz var tüm başarılarımız bundan’ gibi bir imaj yaratan rakipleri olduğunun farkındalar mı?
Önde terör arkada ekonomi
Sonuç?
Torba yasanın hemen hepsi ekonomi politikalarıyla ilgili. AKP gündemde terörü tutup arka planda ekonomi üzerine çalışıyor. Çünkü 7 Haziran hezimetinin arkasında kötü ekonomi politikaları vardı. Muhalefet ise 7 Haziran’daki başarısını ekonomiyi ön plana çekmeye borçluydu ama o gün bu gün ekonomi unutuldu.
Hepsi birbirinden beter
Peki torbadakiler iyi politikalar mı?
Hayır, hepsi birbirinden beter, içinde kötü niyet barındıran, uzun vadeli bir vizyondan uzak, oy kazanmaya yönelik politikalar. Sosyal yardımlar bile AKP’nin cimriliğini gösteriyor. Yardımlar iyi niyetle muhtaç olana değil, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın belirlediği oy getirecek insanlara veriliyor.
Özetle Sur’dan Kanal İstanbul’a, borç siliminden sosyal yardıma tüm politikalar bizi bir sonraki krize bir adım daha yaklaştıran cinsten politikalar.
Muhalefet alternatif yaratmadığı sürece…
Fark eder mi? Hayır. Muhalefetin bir ekonomi söylemi olmadığı sürece istersek cumhuriyet tarihinin en büyük krizini yaşayalım. İnsanlar ‘Bizi bu bataktan çıkarsa çıkarsa AKP çıkarır’ der ve celladına yine kendi elleriyle kılıcı teslim eder.
Suç onların da değil. Bu, insanoğlunun çaresizliğe doğal tepkisi. Muhalefet insanlara bir alternatif yaratmadığı sürece ülkede bir şeylerin değismesi cok zor.