ALTAN SANCAR
altansancar@diken.com.tr
@altansancarr
Cumhurbaşkanının ilk turda seçilmesi için yüzde 50+1 oy alması zorunluluğu ve ittifak sistemleri AKP içinde yeniden tartışılır hale geldi. İktidar partisinden bir kurmayın aktardığına göre AKP’liler kendi aralarında ittifaklar sisteminin partilerin kendi kimliklerinin dışında hareket etmesine yol açtığı görüşünde.
2017’deki anayasa referandumuyla başkanlık sistemine geçen Türkiye’de cumhurbaşkanının ilk turda seçilmesi için yüzde 50+1 oy alması şartı koşuldu. Bu zorunluluk anayasa değişikliğine destek veren MHP’nin ısrarlı talebiyle geldiği biliniyor. Aynı değişiklikle Türkiye’deki siyasi partilerin ittifaklar halinde seçime girmelerinin önü açıldı.
2018’deki genel seçimlere AKP, MHP ve BBP ‘cumhur ittifakı’, CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi ise ‘millet ittifakı’ çatısı altında girdi. ‘Cumhur ittifakı’ aynı zamanda AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ı ortak cumhurbaşkanı adayı olarak belirledi. İlerleyen yıllarda AKP içinde yüzde 50+1 zorunluluğuna karşı açıklamalar geldi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise bu tartışmalara kapısını kapalı tuttu. Bu sistemin ittifakları zorunlu kıldığı yorumları ise bugün dahi dile getiriliyor.
AKP ve MHP’nin Meclis gündemine getirdiği ‘Dezenformasyonla Mücadele Kanun Teklifi’ için görüşlerine başvurduğumuz AKP’li bir yetkili ittifaklar sistemine işaret etti.
AKP içinden teklife karşı çıkanların olduğu ve Bahçeli’nin açıklamalarıyla sürecin hızlandırıldığı iddiasını değerlendiren AKP’li isim, ittifakların partilerin kimliklerinde değişikliklere yol açtığını söyledi.
‘Denge kurmak ve bu dengeyi korumak önemli‘
AKP’li isme göre yüzde 50+1 zorunluluğu ittifakları zorunlu kılıyor ve ittifak kuran partilerde denge politikası oluşmasına yol açıyor.
Bu durumun AKP-MHP ve CHP-İYİ Parti ilişkisinde geçerli olduğunu belirten AKP’li kaynak düşüncelerini şöyle açıkladı: “Yüzde 50+1 yüksek bir oran ve bunu sadece Tayyip Bey yakalayabildi. Burada ortağımız MHP’nin katkısı da çok büyüktü. Hal böyle olunca ittifaklar da zorunlu hale geliyor. İttifaklar sistemi içinde partilerin kimlikleri birbirine karışmaya başlıyor ve bazen kendi kimliklerinin dışında hareket ediyor. CHP ve İYİ Parti ilişkisi de böyle okunabilir. Denge kurmak ve bu dengeyi korumak önemlidir.”
Sözlerinin ittifak dengeleri için kanun teklifine ‘Evet’ dedikleri düşüncesini akıllara getirdiğini söylediğimiz AKP’li isim tabloyu şöyle yorumladı: “Yalnızca bugünkü yasa teklifi düzeyinde düşünmemek gerek. Zorunluluk ittifakları, ittifaklar başka zorunlulukları doğuruyor. Bunu partili arkadaşlarımız da dile getiriyor. Bu çok normal, muhalefet de bu yaşıyor.”
Değerlendirmeleri üzerine yüzde 50+1 zorunluluğunda değişiklik talebi düşüncelerinin olup olmadığını sorduğumuz AKP’li isim bu aşamada mümkün olmayacağını belirtiyor. 2023 yılında yapılacak seçimler sonrası gündeme anayasa değişikliğini getirmeyi hedeflediklerini vurguladı: “Mevcut Meclis aritmetiği buna uygun değil. 2023 seçimleri sonrası daha güçlü gelerek anayasa değişikliğini gündeme getirebiliriz. O gün bu değişiklik bu konuyu da kapsar mı müzakere edilebilir.”