Maraş depremi, 50 bin can kaybı, geç müdahale, enkazdan oy kurtarma telâşı, bağış şovu yüzsüzleri, 14- 28 Mayıs seçim zaferi kutlamaları, sevinci kursağında takılanlar, katille hırsız ve tecavüzcü gibi kader kurbanlarından infaz indirimiyle boşaltılan cezaevlerine siyasi suçluların doldurulması, yüksek faize jet hızıyla dönüş, Hans’la George’u kıskandıran kira ve barınma krizi, dış güç çatlatan dış fon arayışı, şok Hamas saldırısı, İsrail’in Gazze katliamı derken sözü yordu, tahammül mülkünü yıktı kâfir; su gibi değil, kâbus gibi geçti: Ne seneydi!
Kişi başı milli gelir vesair; yerli ve milli 2023 hedeflerinin yarısı tutmadı. Büyük ve güçlü Türkiye’nin miladı, 2053’e ertelendi. Olmadı, 2071’e. Yüzyıl bizim ne de olsa, 2123’e kadar yolu var.
***
Bir sene ki; 2023’ün son küresel kriziyle halkların kimyasını, yönetimlerin de mostrasını bozdu. Bizde İsrail’le ticaretin kesilmesini isteyen imam açığa alındı ama Gazze’yi dinsiz seçmen ve seçimler yüzünden kurtaramadığımızı söyleyenler, son gününe dek vaaza devam etti. Gerçeği ters yüz edip diktatörlüğü kurtarıcı gibi gösterenlerin yüzünü güldürdü, diyebiliriz. Böyle de pişkin bir yıldı.