MESUDE ERŞAN
@mesudersan
İstanbul Sağlık İl Müdürlüğü’nün, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni uygulayarak yaklaşık 35 aile hekimiyle sözleşmesini yenilememesi tepkilere yol açtı.
İstanbul Tabip Odası ve aile hekimleri yarın (31 Aralık Cuma) Çemberlitaş’taki İstanbul Sağlık İl Müdürlüğü önünde tepkilerini gösterecek ve basın açıklaması yapacak.
Diken’e konuşan İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Başkanı Dr. Serkan Özbakış, sağlık il müdürü, ilçe sağlık müdürü, personel işleri başkanı, halk sağlığı hizmetleri başkanı ve bir avukattan oluşan komisyonun kendilerine göre bir değerlendirme yaptığını söyledi: “Yaklaşık 35 aile hekiminin sözleşmesi imzalanmadı. Komisyon bunların bazılarıyla sözleşme imzalamaya, bazılarıyla yenilenmemeye karar verdi. Ama kimlerle sözleşme imzalayacağını ya da imzalamayacağını da bildirmedi. Arkadaşlarımız bekliyor.
Büyük ihtimal 20-22’siyle sözleşme yenilenecek, 12-13 aile hekimiyle ise sözleşme yapılmayacak. Bu bilgi henüz sahaya duyurulmadı ama bakanlığa yazıldı. Yarın 31 Aralık, belki de bu arkadaşlarımız yeni yıla işsiz giriyor. Biz hem bakanlık hem de müdürlükle görüşüyoruz. Topu birbirlerine atıyorlar.”
‘Komisyonun kriterlerini bilmiyoruz‘
1 Temmuz’da çıkarılan ve iptali için sivil toplum örgütlerinin davalar açtığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne göre beş ve daha fazla kez ihtar puanı verilmesi veya toplamda 150 ve üzerinde ihtar puanına ulaşılması halinde illerin sağlık il müdürlükleri tarafından komisyon oluşturularak değerlendirme yapılıyor. Komisyon yeniden sözleşme imzalanmasına veya yenilenmemesine karar veriyor.
Bu komisyonların değerlendirme kriterlerinin bulunmadığını belirten Özbakış şunları anlattı:
“Birçok konuda ceza alabiliyoruz. Komisyon, kafasına göre ‘ben bu kişinin sözleşmesini yeniliyorum’ ya da ‘yenilemiyorum’ diyebiliyor. Komisyon neye göre karar verdiğini bizimle paylaşmıyor ve bilgi vermiyor. Zaten mevzuatı da yok. Yönetmeliğe kadar, il müdürlükleri aile hekimliği sözleşmelerini iki yılda bir otomatik olarak kendisi yenilerdi.
Karşılıklı imza atardık. Öte yandan bu sene İstanbul’da sözleşme yenileme dönemi değil. Aile hekimlerinin yüzde 80-85’inin sözleşmesi 2022 Aralık’ta bitecek. Yüzde 15-20’lik kesimin değerlendirmesi sonucu bu rakamlar. Önümüzdeki sene 100’lü 200’lü rakamlar konuşuruz.”
‘Sağlık il müdürleri hem hakim hem savcı hem de yönetici‘
Diken’e konuşan Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Başkanı Gürsel Özer, söz konusu yönetmelik ve komisyonun hem ulusal mevzuata hem de uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu söyledi.
Sözleşmelerin yenilenmesi için koşulan şartların aslında mobbing olduğunu belirten Özer, şunları kaydetti: “Ceza genelgesine göre sağlık il müdürleri hem hakim hem savcı hem de yönetici. İl sağlık müdürü ile sözleşme imzalıyoruz, il sağlık müdürü ceza veriyor, cezaya itiraz edersek yine il sağlık müdürüne ediyoruz. Yönetmelikten önce öyle değildi.
İl sağlık müdürlüğü cezayı verir ama biz valiliğe itiraz ederdik. Bütün yetkiler il sağlık müdürlüğünde toplandı. Kesinlikle hukuki normlara uygun değil. Keyfi, yuvarlak, sözlerle yapılmış bir ceza yönetmeliği bu. Aile sağlığı merkezlerimizde afişi düzgün asmamak ya da yönetim karar defterini usule uygun tutmamak cezalık. Ama bunların da mevzuatı yok.”
Yönetmeliğin ‘uygulanamaz’ olduğunu vurgulayan Özer, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yönetmeliği okumadığını düşündüklerini de söyledi.
Mobbing mahkemesi
İSTAHED’in açıklamasında ise pandeminin tekrar yükseldiği bu dönemde, günlük yüzbinlerce doz Covid-19 aşısı uygulayan, diğer taraftan diğer görevlerini aksatmadan yerine getirmeye çalışan aile hekimlerinin bu şekilde ‘hukuksuz bir bilinmezlikle yaşamak zorunda bırakıldığı’ ifade edildi.
Komisyonların çalışan üzerinde bir mobbing mahkemesi izlenimi verdiği belirtilen açıklamada, şöyle devam edildi: “Bu komisyonda bulunan kişilerin hali hazırda aile hekimliği çalışanlarına ihtar puanı verilmesini öneren, soruşturma ve savunma sürecini yöneten kişiler ile aynı insanlar olması bizleri komisyon değerlendirmesi sırasında olumlu bir sonucu beklemenin ne kadar olası olduğu sorusu ile karşı karşıya getirmektedir. Ceza öneren, ceza savunmasını değerlendiren, cezayı kesinleştiren ve cezalar nedeniyle komisyona düştüğü çalışanın sözleşmesinin devam edip etmeyeceğine karar verecek olanlar yine aynı kişilerdir.
Üstelik komisyon değerlendirmesi tek taraflıdır. İnsanın anayasal hakkı olan ‘savunma hakkı’ elinden alınmıştır. Kişi kendini yasal olarak savunmadan iş akdinin devam etmemesi ile karşı karşıya bırakılmıştır. Şu anda sözleşmesi henüz yenilenmeyen çalışanlar neden dolayı ceza aldığı, bu cezaların hukuka uygun olup olmadığı, ceza gerektirdiği ve neye göre kararlar alındığı bilgisine sahip değiller.”
Türkiye’de yaklaşık 24 bin 500, İstanbul’da ise yaklaşık 4 bin 500 aile hekimi görev yapıyor.