Kısacası; Kılıçdaroğlu “tartışma siyasetin doğası” dır diyor. Eyvallah o zaman da!.. Şimdi burada büyük bir çelişki sırıtmıyor mu?..
Bağlayıcı olan Genel Başkan’ın söyledikleri ise ve diğerlerinin söylediklerine saygı duyuluyorsa o zaman yukarıda alıntı yaptığım o uyarılara ve yasaklamalara ne gerek var?.. Neden her hafta aynı şeyleri tekrarlamaya ihtiyaç duyuluyor?..
“Parti içi sorunların çözüm noktası medya ve kamuoyu değil parti içi organlar” ise Millet İttifakı’nda ki sorunların konuşulması ve çözülmesi gereken yer neresi?..
Kemal Kılıçdaroğlu o uyarılarda ısrarlı ise ve 6’lı masada kriz yaratan konuları oraya koydurmuyorsa o zaman İYİ Parti ve kamuoyunun bir kesiminde “Kendi Cumhurbaşkanlığı adaylığı için yol veriyor” kuşkuları haksız mı sayılır?…