Cumhuriyet gazetesinin hanım yazarı şöyle diyor: “HDP’nin tabanı PKK sempatizanı, bunu biliyorduk, tam da bu nedenle silahlı işlerden uzaklaşmanın yolunun HDP’nin güçlenmesi olduğunu düşündük, o zaman iktidar da bu havadaydı. Ne zaman ki, HDP Başkanlık sistemine karşı olduğunu ilan etti, hava değişti.” Bir analiz… Kaldırıp çöpe atacağınız türden bir analiz üstelik… Hayır, konu analizin “değersizliği” değil.
Evet, silahlı işlerden uzaklaşmanın bir yolu da HDP’nin siyaseten güçlenmesiydi ve o zamanki iktidar bu havadaydı ama ortada “demokratik siyaset yolunu tıkayan ve yeniden çatışmalı dönemi başlatan PKK” gerçekliği dururken, “yeniden demokratik siyaset” demek ve bu kanalın iktidar partisi tarafından kapalı tutulduğunu ima etmek, ahmaklık değilse, “kötü niyet” işaretidir…
Demokratik siyaset yolu kapalı değil…
Meclis’te grubu bulunan HDP, pekâlâ bu yolda yürüyebilir…
Engel yok, karışan eden yok.
HDP bunu tercih etmedi.
PKK’nın “TBMM şubesi” gibi çalıştı.