Önce Dilan Polat tahliye edildi.
Ardından Engin Polat.
Tahliye kararlarıyla beraat etmiş olmadılar.
Yargı süreci devam ediyor.
Bunların farkındayım.
Fakat buna rağmen canım sıkkın.
Canımı şu iki şey sıkıyor:
– BİR: Gidişat öyle gösteriyor ki alacakları ceza esaslı olmayacak, dağ fare doğurmuş olacak.
– İKİ: Polatlar, bu tahliye kararlarının ardından şımarık rüzgarlar estirmeye devam edecekler.
İkinci madde şimdiden gerçekleşmeye başladı bile.
Dilan Polat, Engin Polat’ın tahliyesinin ardından hepimizin üzerine “Enerciiii” adlı banalitenin küstahlığını yansıtan şarkısını boca etti.
Adalete nanik yapar gibi kaldığı yerden şımarıklıklara devam edeceğinin tüm işaretlerini verdi.
“Şımarıklık” deyip geçmeyelim.
Yargılama süreci şunu göstermiştir ki:
Bunların şımarıklıklarının arkasında şaibeli işler var. Bunların şımarıklıkları, şaibeli işlerinin örtüsü. Bunların şaibeli işlerinin paravanı şımarıklıkları.
“Eğer şımarıklık kaldığı yerden devam ediyorsa şaibeli işler de devam eder” diye kuşkulanmak hakkımızdır yani.
Buradan bir kısır döngü mü çıkacak acaba?
Şöyle bir kısır döngü:
Şaibeli işler yap / Şımardıkça şımar / Tutuklan / Tahliye edil.
Şaibeli işler yap / Şımardıkça şımar / Tutuklan / Tahliye edil.