Hükümete yakınlığıyla bilinen gazetecilerden Abdülkadir Selvi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki kritik görüşmenin ardından, “Gerginlik var, istifa yok” dedi.
Görüşmeyi CNN Türk’e değerlendiren Hürriyet yazarı şöyle konuştu: “Bir istifa yok, hükümet devam ediyor, ancak gerginliğin bittiğini söylemek için erken. Her şeyin henüz sonuçlanmadığı anlaşılıyor. Değerlendirmeler devam ediyor.”
Selvi, bıçak sırtı bir durum olduğunu sözlerine eklerken olağanüstü bir kongrenin de gündeme gelebileceği yorumunda bulundu. Hürriyet yazarı, “İstifa yok ama yeni bir ilişki biçiminin konuşulduğunu söyleyebiliriz” dedi.
CNN Türk’e konuşan cumhurbaşkanlığı kaynakları da görüşmenin ardından ‘haftalık olağan kabul’ün sona erdiğini, herhangi bir açıklama yapılmayacağını söylemişti. İkili arasındaki olağan görüşmelerin ardından da açıklama yapılmıyordu.
Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki kritik görüşme 100 dakika sürmüştü. İkili beklendiği gibi 6’da değil, yaklaşık 40 dakika rötarla bir araya gelmişti.
Görüşme süresinin uzunluğu dikkat çekmişti. Erdoğan ile Davutoğlu arasındaki olağan görüşmeler genelde 45 dakika sürüyordu. Normalde perşembe günleri gerçekleşen randevu bugüne alınmıştı.
Son günlerdeki gerilim göz önünde bulundurulduğunda görüşme sonucundaki ihtimallerden biri de Davutoğlu’nun istifa etmesiydi.
Tırmanan gerilim
Erdoğan’la Davutoğlu arasında bir sürtüşme yaşandığı aylardır konuşuluyor, yazılıp çiziliyordu. 29 Nisan’da il ve ilçe başkanlarını atama ve görevden alma yetkisinin genel başkan Davutoğlu’ndan alınıp Erdoğan’a yakın isimlerle dolu MKYK’ye verilmesi, sürtüşmenin ilk somut işareti olarak değerlendirilmişti.
İki gün sonra, 1 Mayıs’ta ‘Pelikan Dosyası’ ismiyle açılan bir blogda yayınlanan bir yazıda ‘Reis’in gözünden ‘Hoca’nın yerden yere vurulması, sürtüşmede sona gelindiğine yorulmuştu. ‘Selam olsun’ başlıklı yazı şu sözlerle başlıyordu: “Hocanın ekibi yeterince konuştu. Hocalarıyla beraber yeterince ortalığı karıştırdı. Biraz da biz konuşalım mı? Biraz da, REİS için canını feda edecekler konuşsun mu? Çok az kişi aslında neler olduğunu biliyor.” Erdoğan-Davutoğlu ayrışmasının 27 maddede anlatıldığı yazı şöyle bitiyordu: “Hoca ile REİS arasındaki hikaye basit bir ihtiras hikayesi değildir. Çünkü hoca kendi ihtiraslarının peşinden koşabilmek için, REİS karşıtı, ve dolayısıyla REİS’i destekleyen halkın karşıtı kim varsa, onunla işbirliği kurma yoluna gitmiştir. Küresel güçlerin ülkemizdeki satrancında vezir görüntüsüne sahip basit bir piyon olmayı kabul etmiştir. Kavga budur. Kaybedeni de bellidir!”
Karşılıklı mesajlar
Erdoğan’ın bugün muhtarlara seslendiği konuşmasında şu sözleri dikkat çekmişti: “Makamlar, insanlara hizmet için bir araçtır. Muhtar, belediye başkanı da olsanız milletvekili, başbakan, cumhurbaşkanı da olsanız kalbiniz ve zihniniz millete hizmet için çalışmalıdır. Kendi ideolojik saplantıları, kendi çıkarları için hizmet makamlarını işgal edenler Türkiye’nin birikimini artırmak şöyle dursun mevcudu da heba etmişlerdir.”
Davutoğlu da dünkü grup konuşmasında şöyle demişti: “Eski Türkiye özlemi çeken sanal şarlatan ve müfterilerin ayak oyunlarına izin vermeyeceğiz. Her türlü fitne ve fesattan bizleri rabbimiz korusun. Birileri kumpaslarla uğraşırken biz milletimize hizmetin peşindeyiz. Birileri bizi sığ gündemlere hapsetmeye çalışıyor olabilir. Bu dava için gerekirse makam, mevki ve nefsimi ayaklarımın altına alırım, bu kutlu davadaki hiçbir arkadaşımın kalbini kırmam, bu ak yürekli kadroların üzülmesine izin vermem. Allah hiçbirimizi kendi hevesine zebun edenlerden etmesin, sırat-i müstakimden ayırmasın.”
AKP olağanüstü kongreye gidiyor
Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından ‘Her şey normal’ sinyali: Açıklama yapılmayacak