Tuğrul Türkeş’le konuştum. “Uyarı görevimi yerine getirdim” dedi. “MHP’yi ve Sayın Bahçeli’yi tanıyan biri olarak uyarmasam benim açımdan vebali olurdu” diye konuştu.
Tuğrul Türkeş’in açıklamaları MHP’de ise büyük rahatsızlığa yol açtı. MHP bu rahatsızlığını AK Parti’ye iletti. O nedenle Başbakan Binali Yıldırım’ın AK Parti grubundaki konuşmasına, “Ülkenin geleceği için, ülkenin menfaati için Sayın Bahçeli’nin bu olumlu ve yapıcı tutumundan dolayı teşekkür ediyorum” cümlesi koyuldu.
Dün AK Parti’nin grup toplantısı vardı. Milletvekilleri Türkeş’in açıklamalarına ilgiliydi. İdam, başkanlık gibi temel meselelerde istişare sürecinin önemli olduğunu ifade ediyorlardı. Hükümette ve parti yönetimindeki isimler ise Türkeş’in açıklamalarına tepkiliydi. “MHP’den geldiği için Bahçeli ile yakınlaşılmasından rahatsız” şeklinde değerlendirmelere tanık oldum. Kaşlar çatılmıştı.
AK Parti’de başkanlık sistemi ve idam konusundaki çıkışlar, sadece idam ve başkanlık eleştirisi olarak görülmüyor. Bu tür çıkışlar önemseniyor. Başkanlık sistemi öncesinde partiyi karıştırmaya yönelik hareketler olarak değerlendiriliyor. Bir dönemin ünlü sloganı ile “Hedef, başkanlığı engellemek; sen onu anladın” diyorlar.