Eğitimde, yıl boyunca, kafamız karışık hem de çok karışıktı.
Akıl ve bilim yerine, binlerce yıl öncesinde olduğu gibi deneme-yanılma yöntemini tercih ettik.
Mehter takımı gibi bir ileri, iki geri gittik.
Sabah aldığımız kararlardan, akşam vazgeçtik!
Bir yandan, “Çocuklarınızı ekrandan uzak tutun, ekran bağımlılığı, uyuşturucu bağımlılığından daha beter” diye kampanyalar düzenlerken, öte yandan on milyonlarca öğrenciyi, öğretmeni ve veliyi, ‘ekran manyağı’ haline getirdik.
Sabah akşam, hafta içi, hafta sonu demeden ekran karşısına oturtup, onlara bir şeyler öğretmeye kalktık. Yüz yüze öğretimi, uzaktan eğitimle vermeye çalıştık! Sonra da kendimizi dünyanın en iyisi ilan edip, verimliliği göz ardı ettik.