82 yaşındaki Yusuf Topal’ın Giresun’da bir hastanede polis şiddetine maruz kaldıktan sonra kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesiyle ilgili başlatılan soruşturmada ‘beyaz kod’ veren doktor Ö.Y. görevinin yapmasının engellendiği, odasının işgal edildiği ve tehdide maruz kaldığı iddiasıyla davacı oldu.
Topal, yürüme güçlüğü çeken 82 yaşındaki eşi Fatma Topal’ın kronik hastalıkları için kullandığı ilaçların bitmesi üzerine 15 Temmuz Şehitler Aile Sağlığı Merkezi’ne gitmiş, burada reçete yazmayan doktor Ö.Y. ile tartışmıştı.
Doktorun çağırması üzerine sağlık merkezine giden polisler, 82 yaşındaki adamı gözaltına almak istemişti. Polisler, kendilerine direnen Topal’a önce biber gazı sıkmış, ardından da ters kelepçeleyerek yerde sürüklemişti. Topal kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmişti.
Polisler ve hekim açığa alınmıştı.
‘Dışarı çıkınca 155’i arayarak, yardım istedim’
İfadesinde, Topal’ın muayene odasına girdiğini ve eşi adına ilaç yazdırmak istediğini belirten Ö.Y., eşinin kimlik numarasını sisteme girdiğinde kaydının İstanbul’da olduğunu gördüğünü ve bu kişiyi daha önce görmediğini kaydetti.
Topal’a, “İlaç yazabilmem için eşini görmem gerekir” dediğini söyleyen Ö.Y., şöyle devam etti: “Yusuf Topal, bana cevaben ‘Yazacaksın’ dedi. Ben de cevaben ‘Eşini görmeden yazamam amca’ dedim. Bunun üzerine Yusuf Topal, bana bağırarak, ‘Bana daha önce Çınarlar Sağlık Ocağı’nda yazmayan doktor oldu, orada da böyle yaptım ve başka bir doktor bana ‘Amca gel, sakin ol, ben yazarım senin ilacını’ dedi ve yazdı’ diyerek cevap verdi. Ben de ‘Ben yazmayacağım amca, lütfen dışarı çık. Bir sürü hasta var, eşini görmeden ilacını yazmayacağım’ dedim. Sonra kapıda bekleyen Telat isimli genç bir hastanın, Yusuf Topal’a hitaben ‘Amca dışarı çık, biz de sıra bekliyoruz. Bize de engel oluyorsun’ demesi üzerine Yusuf Topal, bu şahsa elinde bastonu havaya kaldırarak, şahsı iterek ve bağırarak, odadan birlikte çıktılar. Ben de şahıs dışarı çıkınca 155’i arayarak, yardım istedim.”
‘Belediye başkanının eşini tanıyorum’
Hasta muayene etmeye devam ettiği sırada Yusuf Topal’ın bağırarak odasına tekrar girdiğini öne süren Ö.Y., şunları söyledi: “Ben de Yusuf Topal’a ‘İçeride hastalar var, lütfen dışarı çıkın’ dedim. Bunun üzerine Yusuf Topal, benim üzerime doğru yürüdü. Masanın üzerinden üstüme doğru eğilerek ve bir eliyle masama sert şekilde masaya vurup, diğer eliyle bastonunu sallayarak, bana ‘Bu ilaçları yazacaksın, ben 82 yaşındayım’ dedi. Ben de korkarak ‘Bana bu kadar yaklaşma’ dedim ve ardından ‘Daha fazla diretirsen polisi arayacağım’ demem üzerine bana, ‘Ara devletin polisi de gelsin, devletin savcısı da gelsin. Sen bu ilaçları yazacaksın, beni kendine küfrettirme, kötü konuşturacaksın. Senin yaşın kadar ben eşime sigorta ödedim, ben belediye başkanının eşini tanıyorum’ diye bağırdı ve bu şekilde odanın içerisinde bağırmaya uzun süre devam etti. Bu sırada sürekli masamı yumrukladı. Ben de bu sırada tekrar 155’i arayarak, acele etmelerini, sıkıntı yaşadığımız söyledim. Bana telefondaki polis, ekibin yolda olduğunu söyledi. O sırada Yusuf Topal, yere çökerek ‘Ben bu odadan çıkmıyorum, çıkartamazsınız’ diyerek elindeki bastonu da yere vuruyordu. Bu şekilde bir süre daha devam ettikten sonra iki resmi polis memuru muayene odama giriş yaptılar ve bana ‘Hocam şikayetiniz nedir?’ dediler. Ben de polislere Yusuf Topal’ı işaret ederek ‘Eşine ilaç yazdırmak istiyor, burada olmadığı için yazamıyorum, bu sebeple olay çıkarıyor’ demem üzerine polisler, Yusuf Topal’ı odamdan çıkardı. Sonrasında bu şahsı ve polisleri bir daha görmedim ancak koridorda konuştukları sırada polisin ‘Beyefendi, devletin resmi polisinin üniformasını çekiştiremezsiniz’ dediğini, Yusuf Topal’ın ise bağırıp, çağırdığını duydum. Sonrasında yaşanan olaylardan haberim olmadı.”
Doktor Ö.Y., şikayet gerekçesini şöyle anlattı: “Görevimi yapmamı engelleyen ve üzerime yürüyen, odamı uzun süre işgal ederek, hastalarımın ve benim mağdur olmamıza neden olan, bağırıp, çağırarak, beni korkutan ayrıca şahsımı tehdit eden Yusuf Topal isimli şahıstan davacı ve şikayetçiyim.”