Resmi veriler, 2024 için ciddi uyarılarda bulunuyor.
2023 en sıcak yıl olarak kayda geçmişti. Bu yılın ocak ve şubat ayları da son 53 yılın en sıcağıydı.
Avrupa Birliği’nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi (CCCS) ve Birleşmiş Milletler Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) hesaplamalarına göre 2023 sanayi öncesi dönemden 1,48°C daha sıcaktı; bu, ülkelerin 2015 Paris İklim Anlaşmaları’nda uymayı kabul ettiği ve 2,0°C’nin geçilmemesi gereken 1,5°C eşiğine tehlikeli derecede yakındı. Bilim insanları, bu sınırın aşılmasının, insanlığın güvenli biçimde başa çıkabileceğinden daha fazla fırtına, kuraklık, aşırı sıcaklık ve su baskını riski taşıdığını söylüyor.
2015’te bilim insanları, 1,5°C’ye ulaşmamızın onlarca yıl alacağını düşünüyordu. Ancak CCCS verilerine göre 2023’ün her gününde küresel ortalama sıcaklık, sanayi öncesi ortalamalardan en az 1°C daha sıcaktı; yarısı 1,5°C’nin üzerindeydi ve kasımda iki gün 2°C’yi aştı.
Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Okyanus ve Atmosfer Birliği (NOAA) verileri ise 2023 ortalamasını sanayi öncesi seviyelerin 1,35°C üstüne koyuyor, ancak 2024’te daha yüksek sıcaklıklara ulaşma ihtimalinin ‘üçte bir olduğu‘ ve bunun gerçekleşme ihtimalinin de ‘yüzde 99 olduğu‘ konusunda uyarıda bulunuyor.
Sağlam bir diğer iddia, 2023’teki hava felaketlerinin henüz geride kalmadığı. BM Genel Sekreteri António Guterres, WMO verilerinin açıklanmasına eşlik eden bir açıklamada şöyle dedi:, “2023, eğer şimdi harekete geçmezsek bizi bekleyen felaket dolu geleceğin yalnızca bir önizlemesiydi. İnsanlığın eylemleri dünyayı yakıyor. Rekor kıran sıcaklık artışlarına çığır açıcı eylemlerle karşılık vermeliyiz.”
WMO Genel Sekreteri Celeste Saulo da şunları söyledi: “İklim değişikliği insanlığın karşılaştığı en büyük zorluktur. Daha fazla beklemeye tahammülümüz yok. Zaten harekete geçiyoruz ama daha fazlasını yapmalıyız ve bunu hızlı bir şekilde yapmalıyız. Sera gazı emisyonlarında ciddi azalmalar sağlamalı ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmalıyız.”