Konda araştırma şirketinin raporuna göre ‘Boğaziçi eylemleri’nde toplumun yüzde 67’si öğrencileri haklı buluyor.

Boğaziçi Üniversitesi’ne Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kararıyla Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolar sürüyor.
Konda’nın ‘Toplumun Boğaziçi Üniversitesi Olaylarına Bakışı’ başlıklı araştırmasına katılanlara “Boğaziçi Üniversitesi olaylarına dair hangi görüşe katılıyorsunuz” sorusu yöneltilerek iki ayrı görüş okundu.
Buna göre Toplumun yüzde 67’si Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylara dair ‘Öğrenciler kayyum atamasına karşı haklı tepki gösteriyor’ derken, yüzde 33 ise ‘Rektör atamasını doğru buluyorum, öğrenciler haksız’ dedi.
Eğitim durumu yükseldikçe öğrencileri haklı bulanlar artıyor
Araştırmada eğitim durumu yükseldikçe öğrencileri haklı bulanların oranının arttığı kaydedildi.

Lise altı mezunların neredeyse yarısı atamayı doğru bulduğunu ve öğrencilerin haksız olduğunu söylerken üniversite mezunları içerisinde her 10 kişiden sekizi öğrencilerin tepkilerini haklı bulduğunu ifade etti.
18-32 yaş grubunda her dört kişiden üçü öğrencileri haklı buldu

Gençler öğrencilerin tepkilerini daha yüksek oranda haklı buluyor. 18-32 yaş grubunda olan her dört kişiden üçü öğrencilerin kayyım atamasına karşı haklı bir tepki gösterdiğini düşünüyor.
‘Geleneksel muhafazakarlar’ da öğrencilerden yana
Kendini ‘modern’ olarak tanımlayan her 10 kişiden dokuzunun
öğrencilerin tepkisini haklı bulduğunu kaydedilirken bu oran kendini ‘geleneksel muhafazakar’ olarak tanımlayanlarda yüzde 61’e ve ‘dindar muhafazakar’ olarak tanımlayanlarda yüzde 34’e düşüyor.

Raporda, ‘LGBTİ+ bayraklı Kabe görseli’ tartışmaları hatırlatılarak şu not düşüldü: “Hükümet temsilcileri ve Diyanet bu illüstrasyona tepki gösterirken, olaya ilişkin soruşturma da başlatıldı. Dindar muhafazakarların Boğaziçi olaylarına bakışında bu tartışmaların etkisi olmuş olabilir.”
En çok destek işsizlerden
İşsizler, öğrenciler ve beyaz yaka çalışanlar öğrencilerin haklı olduğunu en fazla ifade eden çalışma kümeleri olarak kayda geçerken ev kadınları ve işçi, esnaf, çiftçi ise öğrencilerin haklı olduğu fikrini en az ifade eden
çalışma kümeleri oldu.

Tüm çalışma kümeleri içerisinde öğrencilerin haklı olduğunu düşünenler,
haksız olduğunu düşünenlerden daha fazla.
Etnisite ve din
Araştırmaya göre etnik kimliğini Türk olarak belirtenler öğrencilerin haksız olduğu fikrini Kürt olarak belirtenlere göre daha yüksek oranda taşıyor. Kendi kimliğini Türk olarak belirtenlerin yüzde 61, Kürt olarak belirtenlerin ise yüzde 86’sı Boğaziçi öğrencilerinin haklı olduğunu düşünüyor.
Etnisite sorusunda olduğu gibi bir de “Dindarlık açısından kendinizi aşağıda okuyacaklarımdan hangisiyle tarif edersiniz” sorusuna verilen cevaplara göre olaylara bakışta önemli düzeyde bir ayrışma yaşandığı görünüyor.
Sofuların yüzde 65’i, dindarların da yarısı öğrencilerin haksız olduğunu düşünürken kendini inançlı olarak tanımlayan her 10 kişiden sekizinin öğrencilerin kayyım atamasına karşı haklı bir talep gösterdiğini belirtiyor. İnançsız ve ateistlerinse neredeyse tamamı öğrencileri haklı buluyor.
Toplumun yüzde 62’si polis müdahelesini haksız buldu
“Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylar, polis müdahalesi ve gözaltılarla ilgili görüşünüzü en iyi hangisi açıklıyor” sorusuna toplumun sadece yüzde 38’i ‘Öğrenciler bunları hak etti, polis gereğini yaptı’ yanıtını tercih ederken yüzde 62 ise ‘Öğrenciler demokratik haklarını kullanıyor, polis müdahalesi haksızdı’ yanıtını verdi.
AKP seçmenlerinin yüzde 12’si polis müdahalesini haksız bulurken, bu oran MHP seçmenlerinde yüzde 25’e çıktı.
CHP ve HDP seçmenlerinin ise neredeyse tümü polis müdahalesini haksız buldu. İyi Parti seçmenleri arasındaysa yüzde 16’lık bir dilim polisin gereğini yaptığını düşünüyor.
Rektör atamasını doğru bulduğunu ve öğrencilerin haksız olduğunu söyleyenlerin yüzde 95’i aynı zamanda öğrencilerin polis müdahalesini ve gözaltıları hak ettiğini ve polisin gereğini yaptığını söyledi.
Öğrencilerin haklı bir tepki gösterdiğini söyleyenlerin ise yüzde 93’ü Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olaylarda öğrencilerin demokratik haklarını kullandığını ve polis müdahalesinin haksız olduğunu ifade etti.