• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

Vicdani reddin bedeli: 26 bin TL ceza, üç yıl hapis, medeni haklardan men

31/01/2018 13:04

DOĞU EROĞLU

@DoguEroglu / [email protected]

Artvinli vicdani retçi Şendoğan Yazıcı, ‘askere gitmediği’ gerekçesiyle yargılandığı davada yarın hâkim karşısına çıkacak. Hapis cezası alması ve askere gitmediği sürece medeni haklarından men edilmesi söz konusu olan Yazıcı, ceza alsa bile askere gitmeyecek; yani ceza infaz edilse bile ortadan kalkmayacak ‘suç’ için Yazıcı tekrar tekrar cezalandırılabilir.

Reklam

Vicdani reddini 2010’da açıklayan Şendoğan Yazıcı, hakkında ‘bakaya kaldığı’ gerekçesiyle kesinleşmiş 26 bin liradan fazla idari para cezasına ek olarak, üç yıl hapis ve medeni haklarından men edilme cezalarıyla karşı karşıya. Yazıcı’nın yargılanacağı ilk duruşma Artvin-Borçka Asliye Ceza Mahkemesinde, yarın saat 09.15’de görülecek.

26 bin TL kesinleşmiş idari para cezası

2017 içerisinde önce 5 Mart tarihinde yoklama kaçağı olarak arandığı gerekçesiyle yakalanıp hakkında işlem yapılan Şendoğan Yazıcı’ya 22.337 lira ceza kesildi. Verilen süre içerisinde askerlik işlemlerini yaptırmadığı gerekçesiyle 5 ve 21 Haziran tarihlerinde hakkında yeniden işlem yapılan Yazıcı hakkında Borçka Askerlik Şubesi Başkanlığı, Borçka Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

Bu sırada kesinleşen idari para cezası miktarı da 26 bin lirayı geçti.

Reklam

Medeni haklarından da men edilmek isteniyor

Borçka Asliye Ceza Mahkemesince 6 Kasım 2017’de kabul edilen iddianamede, Yazıcı’nın Askeri Ceza Kanununun 63/1-d maddesine muhalefet etmek, yani yoklama kaçağı veya bakaya olmasına karşın birliğine katılmama suçunu işlediği gerekçesiyle üç yıl kadar hapis cezası ve Türk Ceza Kanunun 53/1 maddesi uyarınca belli haklarını kullanmaktan men edilmesi isteniyor. İlgili madde, kamu görevinden ve memuriyetten, seçme ve seçilme hakkından, velayet ve vesayet haklarından men içerdiği gibi, vakıf, dernek, şirket ve siyasi parti yöneticisi veya denetçisi olmaktan ve bir meslek kuruluşu iznine tabi meslek ve sanatı icra etme yasağı öngörüyor.

Aynı ‘suça’ sürekli ceza

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi vicdani retçilerin açtığı davalarda daha önce Türkiye aleyhine kararlar aldı. Birleşmiş Milletler Evrensel Periyodik İnceleme Mekanizması kapsamındaysa vicdani ret hakkında yasal düzenleme yapılmamasından ötürü Türkiye’ye defalarca uyarıda bulunulmuştu.

Halihazırda vicdani ret herhangi bir mevzuatta geçmiyor ve Türkiye bu konuda yasa yapmamakta ısrar ediyor; buna karşılık Askeri Ceza Kanunu uyarınca ‘yoklama kaçağı’ veya ‘bakaya’ olup askere gitmemek suç sayılıyor ve bu suçu işleyenler için üç yıla kadar hapis cezası istenebiliyor. Şendoğan Yazıcı için de aynı şey geçerli.

Yazıcı hapis cezası alsa ve ceza infaz edilse bile, vicdani ret açıklayıp zorunlu askerlik yapmayı reddettiği için Yazıcı hakkında aynı soruşturmanın açılması ve yeniden hapis ve para cezalarının verilmesi, hatta yargılama sürerken aynı sebeple başka soruşturma ve davaların açılmasının önünde yasal bir engel bulunmuyor.

Yani zorunlu askerlikten daha uzun süre hapis yatsa bile Yazıcı tahliye olduğunda yine askere gitme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalacak; vicdani retçi olduğu için askere gitmeyi yeniden reddedeceği için tekrar yargılanabilecek ve hapisle cezalandırılabilecek.

Dolayısıyla Roma hukukundan kalma ceza hukuku prensibi ‘non bis in idem’, yani tek bir eylemin birden çok hukuki sonucu olamayacağı doktrini de, Türkiye’de vicdani retçilerin
yargılandığı pek çok davada olduğu gibi, ihlal edilmiş olacak.

Sigortasız çalışmaya zorlandı

Mevcut uygulamalar teorik olarak, Türkiyeli bir vicdani retçinin zorunlu askerlik yapmayı reddettiği gerekçesiyle sonsuz sayıda soruşturma geçirip hapis cezası alabilmesine olanak tanıyor. Ancak bu vicdani retçilerin ‘sivil ölüm’ diye tarif ettiği durumun yalnızca bir kısmı.

2003’te askerlik tecili bitince Şendoğan Yazıcı’nın yaşamında da birtakım zorunlu değişiklikler oldu. 2003-2010 döneminde Yazıcı’nın çalıştığı işyerlerine üç defa askerlik şubesi ve Milli Savunma Bakanlığı’ndan yazılar geldi.

İşverene yapılan bildirimde, sigortalı çalışan Yazıcı’nın asker kaçağı olduğu işten çıkışı verilip askerlik şubesine yönlendirilmediği takdirde işverenin de suç işlemiş olacağı bildirildi. Bu gelişme üzerine her üç işyerinde de sigortası sonlandırılan Yazıcı çalışmaya sigortasız olarak devam etmek zorunda kaldı.

Yazıcı vicdani reddini 36 yaşındayken, 2010 yılında İstanbul Harbiye Orduevi önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla, “Bir sivil olarak ‘askerlik’ denen olgunun bir görev olduğunu asla düşünmüyorum. Hiçbir kurumun hayatımın belirli bir süresi üzerinde, benden onay almaksızın bir tasarruf hakkı olduğunu düşünmüyorum” sözleriyle ilan etti.

Kolluktan ‘yalnızlaştırma’ kampanyası

Vicdani ret ilanının ardından herhangi bir otelde konaklayışında sabaha karşı polislerin kapısını çalıp tutanak tutması dışında pek sorunla karşılaşmayan Yazıcı, 2014’te İstanbul’dan memleketi Artvin’e taşındıktan sonraysa birçok tacizle karşılaşır oldu. Bu dönemde evine pek çok kez yazı geldiğini, ev adresinde bulunmasına karşın köye gelen jandarmaların muhtara gidip hakkında sorular sorduğunu kaydeden Yazıcı, Artvin’deki tek vicdani retçi olduğu için kolluk kuvvetlerinin toplumsal baskı kurarak kendisini yalnızlaştırmaya çalıştığı görüşünde.

Kolluk kuvvetlerinin yaptığı GBT sorgulamalarında, kimlik kontrolü yapılan kişinin askerlik durumuna ilişkin açıklamalar bu dönemde görüntülenmeye başlayınca, Yazıcı hakkında tutulan tutanakların sayısı da arttı.

‘Kriminalize etseler dahi doğal olan vicdani ret’

Yazıcı Diken.com.tr’ye yaptığı açıklamada, her dönem belirli sayıda vicdani retçinin seçilerek sivil ölüm şartlarının yaratıldığını ve bu yolla diğer vicdani retçilere ya da vicdani ret ilan etme hazırlığındaki kişilere gözdağı verildiğini aktarıyor. Şendoğan Yazıcı kendi yaşadıklarının, bakaya durumundaki kişiler için katlamalı artan para cezalarının infaz edilmesi için adım atılması anlamına gelebileceği konusunda da uyarıda bulunuyor.

Yarın hâkim karşısına çıkacak Şendoğan Yazıcı’ya göre, yasal tanımlama getirilmeyen vicdani ret kriminalize edilmeye çalışılsa dahi bu girişimler meselenin özüne etki etmekten uzak: “Başka bir insanı öldürmeyi istememek kadar doğal bir şey olamaz. Vicdani redde karşı birtakım yasal uygulamalarla önlemler almaya çalışabilirler ama bu onun gerçekliğine, doğruluğuna, haklılığına veya doğallığına gölge düşürmez.”

Filed Under: Diken özel

SON HABERLER

BioNTech yöneticisi Şahin: Her iki yılda bir aşı gerekebilir

BioNTech’in kurucusu ve yöneticisi Uğur Şahin, Covid-19 aşısının iki yılda bir tekrarlanmasının gerekebileceğini söyledi.

Bilim kurulu üyesi uyardı: Bazı ağrı kesiciler Covid-19 aşısının etkisini azaltabilir

Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Akın, bazı ağrı kesicilerin Covid-19 aşısının etkisini azaltabileceği konusunda uyardı.

Tarım Bakanlığı’ndan GDO’lu hayvan yemlerine 10 yıllık izin

Tarım ve Orman Bakanlığı, genetiği değiştirilmiş (GDO) dört soya ve bir mısır çeşidinin hayvan yemi olarak kullanılmasına 10 yıl süreyle izin verdi.

Yüz yüze eğitim ve sınavlar 2 Mart’ta başlayacak

1 Mart günü eğitim öğretime geçişi planlanan resmi ve özel tüm okullarda yüz yüze eğitime ve sınavlara, 2 Mart günü illerin salgın koşullarına göre başlanması kararlaştırıldı.

İBB’den duyuru: Maltepe’de halk sağlığı için çöpleri İBB topluyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) resmi Twitter hesabı üzerinden ‘Maltepe’de halk sağlığı için çöpleri İBB topluyor’ başlıklı bir duyuru yayımlandı.

‘Çocuklar için Felsefe’: Genel kanının aksine çocuklar çok iyi tartışıyor
CHP’li Böke bildiriyi anlattı: Kimseden icazet alacak değiliz

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1215 gündür tutuklu

AGORA

Bankacılık-KOBİ ilişkisi: Hüzünlü bir aşk hikayesi

Mehmet Aksel

Doğu Türkistan: Batı konuşuyor, Türkiye susuyor

İhsan Dağı

Eren Hanım, Şebnem Hoca, Ömer Faruk Bey ve endişe üzerine…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Erk Acarer: Bu umursamaz, kibirli tavır tarihte çok fazla iktidarı sildi

Ali Ece: ‘Sergen Yalçın-Amadeus Mozart şefliği’ benzetmesini halen anlamamış olan var mı?

L. Doğan Tılıç: Bakan ‘Daha fazlasını söylersem, fazla olur’ dedi; anladınız siz onu!

Abbas Güçlü: Kırmızı kodlu illerde ne okullar açılacak ne de sınavlar yapılacak

Evren Devrim Zelyut: Bu sefer ABD tahvilleri oldu, yarın yaptırım olur; dolar gördüğü yeri unutmaz

Ahmet Hakan: Parti kongrelerinde çekilen halaylar kapanmaya yönelik öfkeyi çoğaltıyor

Mehmet Ali Güller: Türkiye ABD’yle nasıl işbirliği yapabiliyor?

Ahmet Takan: Devir teslimde yapacağı konuşmayı şimdiden hazırlayan bakan namzetleri var

Deniz Zeyrek: Sizce Erdoğan hangisini seçmeli?

Zeynep Gürcanlı: İngiltere Kıbrıs’ta bir barış planı ile ortaya çıktı

Elif Çakır: 104 gün sonra ne değişti?

Leyla Emadi’nin kişisel sergisi: Gel-Git

Elektronik dans müziği ikilisi Daft Punk dağıldı

‘Afrika dahil’

Sanat yayınlarını aynı çatı altında buluşturan border_less ARTBOOK DAYS üçüncü edisyona hazırlanıyor

74. Cannes Film Festivali pandemi nedeniyle ertelendi

Hindistan’da bir adam horoz dövüşü sırasında kendi horozu tarafından öldürüldü

Markette maskesiz alışveriş yaparken görevli tarafından uyarılan kadın iç çamaşırını çıkarıp ‘maske’ yaptı

Filin hortum darbesi nedeniyle kafasını çarpan hayvanat bahçesi çalışanı hayatını kaybetti

Lady Gaga’nın köpeklerini gezdiren kişiyi vurup iki köpeğini alıp kaçtılar

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi