AKP hükümeti Suriye’deki iç savaşa yönelik politikası nedeniyle eleştirilirken, Suriye sığınmacı kadınlar konusunda her gün yeni bir denetimsizlik ve istismar ortaya çıkıyor.
Son olarak The Guardian gazetesi, sınır kasabalarında sığınmacı kadınları hedef alan bir ‘evlilik turizmi’nin yapıldığını, ‘çöpçatan‘ların pasaportu bile olmayan kadınları imam nikahıyla pazarladığını, bunun bölgede yaygın olarak bilindiğini ve hatta ‘inanca dayalı‘ bir yardım kuruluşu çalışanının bir kadını bir hükümet yetkilisiyle evlenmeye zorladığını yazdı.
Guardian muhabiri Constanze Letsch’in Reyhanlı, Kilis ve Gaziantep’teki söyleşilerinden derlediği haberdeki iddialar şöyle:
‘Ülke çapından erkekler geliyor’
* Bir otel görevlisi, ‘parayla çöpçatanlık yapmanın‘ bölgede yükselen bir ‘iş kolu’ olduğunu anlatıyor: ‘‘Ülke çapından Türk misafirlerimiz var. Suriyeli eşler bulmak için geliyorlar.”
‘Çöpçatan’ın keyfi yerinde…
* Adı ‘Kemal Dilsiz‘ olarak verilen bir ‘çöpçatan‘, yaptığı işle adeta övünerek ‘‘Bugüne kadar 60 Suriyeli kızı evlendirdim” diyor. ‘‘Bu evliliklerinin hiçbiri yasal değil çünkü kadınların pasaportları yok’‘ dese de, Dilsiz yasadışı bir iş yapmaktan şikayetçi değil: ”Türkiye çapından Suriyeli eş arayan erkekler bana telefon ediyor. Suriyeli kadınların daha sadık ve itaatkar olduklarını, kendilerine laf yetiştirmediklerini söylüyorlar.”
Tanışmak 4 bin TL
* Dilsiz, kurduğu ‘iş’e dair de şu ayrıntıları paylaştı:
– Suriyeli kadınlar, Asi Nehri’ni 100 TL’ye geçiyor;
– Kadınları, parayı veren her erkekle tanıştırıyor;
– Tanıştırmanın bedeli 4 bin TL;
– Düğün, araba gibi masraflarla, Suriyeli bir kadınla evlenmek 10 bin TL’ye mal oluyor.
‘İstersen, birkaç aylığına evli kalabilirsin’
* Dilsiz, The Guardian’a Suriyeli ‘dolandırıcıları‘ şikayet edecek kadar da rahat. İddiasına göre, bu kişiler kendisinin imajını zedelemiş; bir süre ‘gerçek‘ gelinler bulmakta zorlanmış. Ama Guardian muhabirine ‘teklif’te bulunmaktan da geri kalmıyor: ”Ama bu riski göze alırsa, sana hemen bir Suriyeli kadın bulabilirim. İstersen, onunla birkaç aylığına evli kalabilirsin.”
Üç günce tanışıp çevirmenle anlaştılar
* O gelinlerden biri, İdlibli Emine. The Guardian muhabiri Emine’yle, evlilik hazırlığı yapmak için gittiği kuaförde tanışmış. Kendisi 27, müstakbel eşi 43 yaşında. ‘Çöpçatan‘ aracılığıyla tanışalı üç gün olmuş, şimdilik çevirmen aracılığıyla anlaşıyorlar. Emine, ”Ankara’da evi ve işi var. Suriye’deki ailemin hiçbir şeyi kalmadı. O bana bakacak” diyor.
* Ankaralı bir işadamı olarak geçen müstakbel koca, Emine’yle tanışmak için 3 bin TL, evlilik masraflarına da 5 bin TL ödemiş. Emine Türkiye’ye yasadışı yollardan girdiği için geçerli pasaportu yok; nikahını da imam kıyacak.
‘Hükümet yetkilisi kızını istedi, teşekkür etmelisin!’
* Kilis’te 43 yaşında bir kadın The Guardian’a, dini referans alan bir yardım kuruluşunun çalışanlarının birinin, kızını bir hükümet yetkilisiyle evlendirmesi için kendisine baskı yaptığını anlattı. Buna göre, yardım kuruluşu çalışanı kadına söz konusu adamın yardımsever olduğunu, kendilerine ‘bol miktarda bisküvi bağışı‘ yaptığını ve ‘bu teklif için müteşekkir olmaları gerektiğini‘ söyledi.
4 bin Suriyeli kadın evlendi
* Kilis’te Suriyelilerin yönetimindeki bir tıp merkezinden Dr. Muhammed Asaf, kendisinin 2012’de kente gelmesinden sonra yaklaşık 4 bin Suriyeli kadının Türk erkeklerle evlendiğini söyledi.
Şiddet ve cinsel istismar
* Aynı klinikte çalışan jinekolog Remah Nana ise eşleri Türkiyeli olan kadınların evliliklerinin genelde mutlu olduğunu ama bazen şiddet ve cinsel istismar duyumları aldıklarını anlattı: ‘‘Kulağımıza bazı vakalar geliyor ama çoğu kadın bu konu hakkında konuşmak istemiyor.”
‘Onlar kocalarımızı çalıyor’
* The Guardian’a göre, Suriyeli eş ‘meselesi‘ sınır kasabalarının yerli kadınlarından da tepki çekiyor. The Guardian muhabirinin Suriyeli Emine’yle tanıştığı kuaförün bir çalışanı, ”Onlar bizim kocalarımızı çalıyor” diyor.
‘Kocalarımız canavara dönüştü’
* Gazete insan hakları örgütlerinin güneydoğuda çok eşliliğin yükselişte olduğuna dair uyarılarına dikkat çekerken, Reyhanlı’da bir gelinlik dükkanı sahibi olan ‘Kadriye’ erkekleri değil, Suriyeli kadınları sorumlu tutuyor: ”Suriyeliler geldiğinden beri kocalarımız canavarlara dönüştü. Artık ikinci bir eş getirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bizi yemek veya ev işi gibi en ufak şeylerden dolayı tehdit ediyorlar. Bazıları çocukları yaşında kızlarla evleniyor.”
* ”Bugünlerde çok fazla Suriyeli gelin var” diyen kuaför sahibi Hatice Utku da aynı fikirde: ”Şiddet arttı. Kadınlar sırf kocalarını kaybetmemek için bugünlerde her şeye katlanıyor.”
‘Sevdiğiniz adamı başkasıyla paylaşmak zor’
* O kumalardan biri de, 28 yaşındaki Halepli Fatma. Üç ay önce evlendiği, yedinci çocuğuna hamile olduğu kocasının ikinci eşi: ”İlk eşi hasta ve başka çocuk istemiyordu. Bana çok iyi davranıyor, ona yardım ettiğim için memnun. Ev işlerini birlikte yapıyoruz. Ama yine de, sevdiğiniz adamı bir başkasıyla paylaşmak zor. Fakat ne yapabilirsiniz? Kader.’‘
‘Evi ve arabayı üzerine yapacak’
* Kilis’e sığınan 45 yaşındaki Hanan da, 23 yaşındaki kızının 35 yaşındaki bir Türk’ün ikinci eşi olmaya hazırlandığını anlattı. ‘‘Evi ve arabasını üzerine yapmaya söz verdi. Kızımın durumu böyle daha iyi olacak.”
‘İki ay sonra ger gönderecekler”
* Bu sohbete tanık olan 60 yaşındaki Suriyeli Emine’yse, aynı fikirde değil: ”Kızını bir Türkle evlendirme. Aynı şeylerin söz verildiği bir aile tanıyorum, kızlarını iki ay sonra geri gönderdiler.”
Kadın hakları örgütleri alarm zilleri çalıyor
The Guardian’ın Gaziantep’te konuştuğu bir insan hakları aktivistiyse, sınırın her iki tarafındaki kadınların kurban haline getirildiğini, Suriyeli sığınmacıların ‘geçici‘ evlilikler yoluyla esasında seks işçisi olarak çalıştırıldığını anlattı. Aktvisitin bölgedeki kadınlara dair paylaştıkları şöyle:
* Çok sayıda Suriyeli kadın depresyonda; çaresizlikten evleniyorlar ve erkekler bu durumdan yararlanıyor;
* Yerli kadınlar ailelerinin dağılmasından endişe duyuyor;
* Bölgede başta depresyon olmak üzere psikolojik hastalıklar arttı.