Muhalefetin, hatta Cumhur İttifakı ortağı olan MHP’nin Lideri Devlet Bahçeli’nin aksi yöndeki tüm açıklamalarına rağmen, AK Parti hükümetinin “Filistin yanlısı, ancak İsrail karşıtı da olmayan” politikasında, ABD’nin Türkiye’ye karşı “kayıtsızlığının” da etkili olduğunu söylemek mümkün.
Avrupa’da ve Ortadoğu’da pek çok ülke liderini Gazze meselesini görüşmek üzere bizzat telefonla arayan, fırsat bulduklarıyla yüzyüze görüşen ABD Başkanı Joe Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la hiç temasa geçmedi. Daha da ilerisi, Ortadoğu’da gidilmedik yer bırakmayan Amerikan Dışişleri Bakanı Blinken bölge turunda Türkiye’yi pas geçti.
Blinken’ın Türkiye’ye gelmemesi konusunda AK Parti cenahından gelen çelişkili ifadeler de dikkat çekici; Dışişleri Bakanı Fidan görüştüğü bir grup gazeteciye Amerikan Dışişleri Bakanı’nın Ankara’ya gelmemesini “program uyuşmazlığı” ile açıkladı. Oysa AK Parti sözcüsü Ömer Çelik’in aynı konudaki sözleri, Blinken’ın Türkiye’ye gelmemesinin “programlama sorunu” değil, bir “tercih” olduğuna işaret eder nitelikte. Ömer Çelik aynen şöyle dedi; “ABD Dışişleri Bakanı’nın bölge turunda Türkiye’ye uğramaması diplomatik zafiyeti gösterir. Türkiye uğramaması Türkiye Cumhuriyeti’ne hiçbir şey kaybettirmez. Bunu yapanların ne kadar zaaf içinde olduğunu gösterir”.