Döviz kurlarının yükseliş ile ilgili cari açık, enflasyon, dış borç ödemeleri, dış finansman ihtiyacındaki ülkeler için dış ekonomik konjoktürdeki kötüleşme, daha pahalı ve zor kaynak temini, Türkiye’nin de dahil olduğu gelişen ülkelerden para çıkışları merkez bankası rezervlerinin yetersizliği gibi bir çok ekonomik gerekçe sayılabilir. Hepsinin döviz kurları üzerinde etkileri veya katkıları bulunuyor. Ancak son günlerde TL’deki değer kaybı ve kur yükselişinde Türkiye-ABD ilişkilerindeki gerginlik ve ABD yaptırımlarının önemli etkisi var.
Cuma günü ABD Başkanı Trump’ın “Türkiye’ye çelik ve alüminyum vergilerini iki katına çıkaran kararı imzaladım. Alüminyum vergisi yüzde 20, çelik vergisi yüzde 50 olacak. Türkiye ile ilişkilerimiz bu kez iyi değil” açıklaması piyasaları daha da gererken iki bakanla başlayan yaptırımlar ekonomiye uzanmış oldu.
ABD ile bozulan ilişkiler Hakan Atilla davasına ilişkin ABD’den yeni bir hamle veya kredi not indirimi gibi spekülasyonları besliyor. Bu açıdan 17 Ağustos Cuma günü kredi derecelendirme kuruluşu S&P’nin açıklayacağı Türkiye’nin kredi notu konusundaki değerlendirmeler yakından izlenecek. Geçen hafta Fitch’den gelen tekrar not indirimi gibi algılanan uyarı niteliğindeki açıklamalar daha fazla önemsendi. Piyasalarda gerilimi düşürecek gelişme şimdilik zor görülse de Türkiye-ABD ilişkilerinde olası bir yumuşama olabilir.