Yazar Ayşe Kulin, Türkiye’de kadınların çok ezildiğini belirtirken kimsenin umudunu kaybetmemesi gerektiğini söyledi.

Fotoğraf: artfulliving.com.tr
Cumhuriyet’ten Ezgi Atabilen’e konuşan Kulin, kendisini ‘ekofeminist’ olarak tanımladığını belirterek, “Ben, erkek egemen ve kapitalist toplumların doğayı ve kadını fütursuzca sömürdüğünü düşünenlerdenim. Sadece para ve güç kazanmaya odaklı zihniyet, denizleri, akarsuları kirletmekten, ormanları, bitki örtülerini yok etmekten hiç gocunmadan, doğayı tahrip etmekte” dedi.
Kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olmak adına sürekli mücadele içinde olduğunu ve bazı haklarını mücadele sonucu kazandığını dile getiren Kulin, “Ama itiraf edeyim, öykülerimdeki kadınlar, özellikle uğradıkları haksızlıklarla öne çıkar. Okurumun gözüne bu ülkede kadın olma hallerini sokmak isterim ki farkındalık yaratabileyim. Türkiye gibi kadının açık ara ezildiği bir ülkede yaşarken feminist olmamak mümkün mü?!” diye konuştu.
‘Dinbazlar din ve bilim çatışmasını yeni tartışmaya başladı’
İmam hatiplerin sayısının artması ve müfredattan Atatürk ve evrim konularının çıkarılmasına ilişkin “Eğitim bugün çıkmaz sokaktadır” diyen yazar, “Osmanlı’nın bürokratının dışında halkını hiç eğitmemiş olmasının bedeli, imparatorluk topraklarının beşte dördü kaybedilerek ödendi. Cumhuriyetin eğitim devrimi bir fırsat olabilirdi ama sekteye uğradı, yarım kaldı” dedi.
Kulin, şöyle devam etti: “Din ve bilim çatışması, insanlığın her ikisine de ihtiyacı olduğu anlayışı ile 100 yıl önce sonuçlandı. Bizim ülke dinbazları dünyadan habersiz oldukları için tartışmaya yeni başladılar. Kindar ve dindar yetişmiş kuşakla, ilerde kaçınılmaz olarak bir hezimet daha yaşadığımızda, umarım yeniden aklımızı başımıza toplarız.”
‘Can çekişen bir demokrasi ortamında referanduma gittik’
Partili cumhurbaşkanlığı referandumunu öncesi duygu ve düşüncelerinin değiştiğini kaydeden yazar, “Duygu ve düşüncelerim referandum öncesindeki günlerde zaten değişmişti. Demokratik bir ülkede bir referanduma eşit şartlarda gidilir. Oysa biz tek yanlı bir propaganda süreci yaşadık ve referanduma can çekişen bir demokrasi ortamında gittik” dedi.
‘Umudunu asla kaybetmeyin’
Kulin, cezaevindekilere, direniştekilere ve ‘Adalet Yürüyüşü’ndekilere şu mesajı verdi: “Adalet eğer mahkemede tecelli edemediyse, ilahi adalet zulmün hesabını gün geliyor mutlaka soruyor. Kenan Evren’in üzücü sonunu başka türlü açıklayabilir miyiz? Haksızlığa uğramış tüm mağdurlara, bayram mesajı olarak şunu söylemek isterim: Umudunuzu asla kaybetmeyin, acılarınızı denizdeki balık görmese, halik görür ve her gecenin mutlaka bir gündüzü vardır.”