AKP dün 4. Olağanüstü Kongresi’ni topladı. Seçim kazanmış bir parti olarak kabineden parti organlarına kadar “yenilenme” yaşanıyor. Yerel seçimlerde başkan adayı olarak adı geçen bazı isimleri partide görevlendiren Erdoğan’ın, 31 Mart 2024’e de sürpriz bir liste ile hazırlandığı biliniyor.
CHP ise bugün İstanbul İl Kongresi’ni toplayacak. Kongreyi kimin alacığına bağlı olarak kurultay sürecinin fotoğrafı netleşecek. Kurultay sonrasında da zaten yerel seçim gündemi tüm partiyi ele geçirmek için hazırda bekliyor.
İlginçtir, ne AKP kongresi ne CHP’nin kurultay süreci geniş halk kitlelerinden beklenen ilgiyi görmedi. Hatta parti üyelerinin üzerinde bile etki olmadığını, il-ilçe kongrelerindeki katılım düzeyine bakarak söylemek mümkün.
Tüm bunlara rağmen, bu iki toplantı ülke siyasetinin geleceği açısından kuşkusuz çok önemli. Ülke geleceği açısından bu kadar önemli süreçler, yandaş ve muhalif medyanın tüm gayretlerine rağmen halkın dikkatini çekmiyorsa bunda bir tuhaflık yok mu?
Aslında yanıt çok açık. Halkın gündemiyle partilerin gündemi çok farklı. Halkın konuştuğu, yaşamsal bulduğu ve merak ettiği başlıklarla, kongre kurultay süreçlerinin başlıkları arasında büyük bir açı oluştu.
Bu nedenle ne kongre ne seçimler halkın (artık birer seçmen olarak değerlendirilen) gündemine giremiyor. Önümüzdeki seçimlere katılım oranı 1977 yerel seçimlerindeki yüzde 50’lik orana kadar gerilemese de gidişat son 20 yıl düşünüldüğünde önemli bir kırılmaya işaret ediyor.