Eleştirel Pedagojinin son (51) sayısında Peter Walker imzalı bir yazı var: İki üniversitenin (Leeds Beckett ve Missouri) PİSA puanlarından hareketle yaptıkları ortak araştırmayı yorumladığı yazısına “Dinci Ülkelerdeki Öğrencilerin Fen Bilimleri ve Matematik Performansları Daha Düşük” başlığını kullanmış. Elin adamı, bizim 60 yıl deneyimleyerek öğrenemediğimiz dini eğitime harcanan zamanın genel eğitim performansını düşürdüğü gerçeğini bir cümle olarak yüzümüze vuruyor.
Söz konusu araştırmayı yapan üniversiteler, önce son on yılda PISA’ya katılan 82 ülkeyi “dindarlık puan”larına göre 1’den 10’a kadar sıralamışlar ve son 10 yıllık eğitim performansı verilerine bakmışlar. Sıralamanın en üstünde yer alan Çek Cumhuriyeti, Japonya, Estonya, İsveç ve Norveç okul içi dindarlık kriterine göre en seküler ülkelermiş. En dinci ülkeler ise Ürdün, Yemen, Mısır, Endonezya ve Katar.
AKP’nin son bir ayda eğitimle ilgili aldığı kararlar (Öğretmen Strateji Belgesi ile parti öğretmenliğine geçiş, Ders Dağıtım Çizelgesi ile fen derslerinde azaltmaya gidilip din dersi saatlerinin artırılması, Okullara mescit zorunluluğu getirilmesi, milli müfredata geçiş vb.) sonraki araştırmaya yansıyacak ve muhtemelen Yemen’in yerini biz alacağız. Katar’la ayrı düşmemiz söz konusu olamaz değil mi!