Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, kentte 10 gündür devam eden yangınlara müdahale etmelerine izin verilmediğini söyledi.
Ovacık-Hozat bölgesinde Buzlutepe mevkiinde çıkan orman yangınına ilişkin ANKA’ya konuşan Maçoğlu şunları söyledi: “Yangın haberini aldıktan 10 gün sonra, hala müdahale edilmediği daha da çok büyüdüğü; Buzlutepe köyüne 1 kilometre kadar yaklaştığı, dün köylülerle yapılan görüşmeler sonrasında teyit edildi. Bizler bu süreçte Türkiye’de olan bütün yangınların insanların içini nasıl acıttığını biliyoruz. Bugün bu topraklarda bir yangın var.
Yangına müdahale etmek istediğimizde, güvenlik nedeniyle o bölgeye giremeyeceğimize dair il makamınca bize bildirildi. Bizler biliyoruz ki; bu tür bu kadar sarp alandaki yangınların ancak ve ancak hava destekli söndürmeyle olacağını. Yine de orman müdürlüğüne ait çalışan arkadaşlarımızın denetiminde bu yangınlara da müdahale edilebileceğini de biliyoruz.”
‘Hava müdahalesi şart’
Yangının en az 5 ila 6 kilometrelik bir alanda etkili olduğunu belirten Tunceli belediye başkanı şöyle devam etti: “Dün saat 2:00 civarında o bölgeye gitmek istediğimizi, ancak Bilgeç Karakolu’nda o bölgeye sivillerin gidemeyeceğini, ben belediye başkanı olduğumu söylememe rağmen o köye gidilemeyeceğine dair bir engelleme oldu. “
Ovacık kaymakamının bölgeye gelerek hiç kabul edilemez bir üslup ve tarzla üzerimize yürümesi.. ‘Eğer bu tür durumlarda köye girerseniz, gerekirse kaymakamlığı bırakır, size sıkıntı olacağına’ dair tehditvari üslupla bölgeye girmemizi engellemeye çalıştı.
Bizim derdimiz belli, görüyorsunuz, büyük bir yangın var. Bu yangın rüzgarın etkisiyle de büyümeye devam ediyor. Bugün Buzlutepe’nin bir mezrasına şu an da yangın ulaştı. Orada beş konut, beş ila altı sürü sahibi ve arıcılar o bölgede. Şu yangın söndürülsün. Yüzlerce börtü böceğin yok oluşu. Bunu hepimiz görüyoruz. Bugün valilik de görüyor. Bugün kaymakamlık da görüyor. İstediğimiz şu ki; orada bir güvenlik sorunu söz konusuysa o zaman Orman Bölge Müdürlüğü’ne ait arkadaşlarımızın denetiminde bizler, çevreciler, sivil toplum kuruluşları oraya gidip ona müdahale etmemiz gerekiyor. Sadece insan gücüyle değil, hava müdahalesinin olması şart.”