İstanbul’daki taksi sayısında 6 bin artışı öngören maddenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı Ulaşım Koordinasyon Merkezi toplantısında (UKOME) alt komisyonda görüşülmek üzere oy çokluğuyla ertelenmesini değerlendiren taksiciler, kararı desteklediklerini belirterek, ‘İBB’nin niyetinin taksicilik sektörünü düzeltmek değil, yeni bir rant kapısı oluşturmak olduğunu’ savundu.

‘6 bin olduğunu toplantıda öğrendik’
UKOME toplantısı sonrası alınan kararı değerlendiren İstanbul Taksiciler Odası Başkanı Eyüp Aksu, teklif maddesinin daha önceden 5 bin taksi plakası olarak açıklandığını hatırlatarak, sayının 6 bin’e çıktığına ilişkin kendilerine bilgilendirme yapılmadığını, bunu toplantıda öğrendiklerini belirtti.
‘Görüşümüz alınmadı’
Aksu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Bildiğiniz üzere yaklaşık 10 gündür gündemimizde yeni taksi plakaları konusu bulunuyor. Bununla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi, görüşümüzü almadan bir karar almaya çalışıyor. Ancak bu konuda oy çokluğu ile lehimize bir karar çıktı. Nitekim bilimsel olarak bir araştırma yapılmaksızın, İstanbul’daki trafik sorunu çözülmeksizin, korsan taksicilik bitmeden, taksiyle yolcuyu buluşturan teknoloji sistemine geçmeden, hele de Büyükşehir belediyesinin yeni bir rant kapısı oluşturmasını kabul etmemiştik; çıkan kararı bu anlamda destekliyoruz. Bu yönde karara destek verenlere de teşekkür ediyoruz.”
‘Kiralama sistemini kabul etmiyoruz’
“Biz plakalarımızı devletten ihale ile satın alırken arsalarımızı, dairelerimizi sattık” diyen Eyüp Aksu şöyle devam etti: “Bu haklarımızın korunması amacıyla sizlere saygıyla açıklama yapıyoruz. Nitekim Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da seçimlerden önce iki kere odamızı ziyaret etmiş, taksici esnafına her türlü desteği vereceğini ve haklarımızı koruyacağını ifade etmişti. Ortak akla vurgu yapmıştı. Ancak maalesef bu projeden hiç haberimiz olmadı. Eğer böyle bir taksi sayısı artışı planlanacak idiyse, üniversitemiz, valiliğimiz, belediyemiz, zabıtamız, esnaf odamız, emniyetimizin de olduğu bir komisyon kurulur ve bu komisyonla bilimsel bir araştırma yapılması daha doğru olmaz mıydı? Yine bu bilimsel karar sonrası plakaların belediye tarafından değil de ihale yolu ile bize uygulanan yöntem gibi işletilmesi daha doğru olmaz mıydı? Biz kesinlikle kiralama sistemini kabul etmiyoruz. Bizim emeğimizi, sermayemizi, tapumuzu yok eder bu sistem. Çıkan kararın bu anlamda doğru olduğunu düşünüyoruz.”
‘Belediyenin öz malı olamayız’
Aksu, “Belediyenin bu niyeti, sektörü düzeltmek değil, yeni bir rant kapısı oluşturmaktır ve bizi yok ekmektir” diyerek, sözlerini şöyle noktaladı: “Biz 17 bin 395 taksi, 52 bin şoför, 250-300 bin kişilik aileyiz. Ekmek teknemizle ilgili oluşan bu duruma itiraz ediyoruz. Belediyenin öz malı olamayız. Biz bir İETT, tramvay, metrobüs değiliz. Tekrar ediyoruz devletten bu plakaları parayla satın aldık.”