Gezi eylemleri sırasında polis şiddeti nedeniyle Dolmabahçe Bezm-i Alem Camii’ne sığınan eylemcilerin yargılandığı davada, Dr. Yasemin Erenç Dokudan ve Dr. Sercan Yükseldört’ün de aralarında bulunduğu dört sanığa ‘ibadethaneyi kirletmek’ suçlamasıyla 10 ay hapis cezası verilerek hükmü ertelendi.
İki doktorun ceza almasının ardından İstanbul Tabip Odası’ndan yapılan açıklamada, söz konusu dava için ‘utanç davası’ denilirken, “Bugün yağan cezalar bizleri korkutmadığı gibi hekimler olarak; Gezi’den Suruç’a, Suruç’tan Ankara Garı’na yaralılara sağlık hizmeti sunmaya, gerekirse kutsal kabul edilen yerlerde bile yaralılar neredeyse orada olmaya ve gönüllü sağlık hizmeti sunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
İstanbul Tabip Odası’ndan yapılan açıklama özetle şöyle denildi:
“Dosyada yargılanan kişiler hakkında hiçbir delil elde edilmediğinden, yargılanan iki hekim yönünden ise ‘yaralılara sağlık hizmeti sunmak değil tam aksine sunmamak suç olduğundan’ uzun zamandır beraat kararının verilmesi bekleniyordu.
Fakat mahkeme hakimi 2013’den bu yana devam eden Gezi süreci davalarında görülmedik şekilde dosyada ismi geçen neredeyse herkese hapis cezası verdi. 255 kişilik en büyük Gezi Davası, gerek insanların niçin yargılandığını dahi açıklamayan torba iddianamesiyle, gerek yaralılara sağlık hizmeti sunduğu için hekimleri yargılayan zihniyetiyle, gerek yargılama sürecinin bütününe yansıyan hukuk katliamıyla ve son olarak da bugünkü ceza bombardımanı ile tarihimize bir utanç davası olarak geçmiştir.
Bu davada verilen karardan; ne bu davada yargılanan meslektaşlarımız ne de hekimler olarak bizler korkmadık, korkmuyoruz.
Bugün yağan cezalar bizleri korkutmadığı gibi hekimler olarak; Gezi’den Suruç’a, Suruç’tan Ankara Garı’na yaralılara sağlık hizmeti sunmaya, gerekirse kutsal kabul edilen yerlerde bile yaralılar neredeyse orada olmaya ve gönüllü sağlık hizmeti sunmaya devam edeceğiz.”