Soma’dan ilk tazminat davası haberi geldi.
Kömür madeninde hayatını kaybeden madencilerden 27 yaşındaki İsmail Değirmen’in eşi Gamze Değirmen (23), Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) Genel Müdürlüğü, Ege Linyit İşletmesi Müessese Müdürlüğü ve madeni işleten özel firma Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. aleyhine 390 bin lirası manevi olmak üzere kendisi ve iki çocuğu adına toplam 393 bin liralık tazminat davası açtı.
Soma Holding’e ihtiyati tedbir isteği
DHA’dan Alper Çobanoğlu’nun haberine göre Gamze Değirmen, Balıkesir’in Savaştepe ilçesi Karaoluk köyünde toprağa verilen eşinin ardından, 5 Haziran’da üç kuruma karşı Soma Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı.
İki ve dört yaşındaki çocukları için 120’şer, kendisi için 150 bin lira manevi; her biri için biner lira maddi tazminat istenen dava dilekçesinde ayrıca, Soma Holding Kömür İşletmeleri A.Ş. üzerindeki kayıtlı tüm gayrimenkullerinin, araçlarının, üçüncü kişilerdeki istihkaklarının (hak ediş) ve teminat mektuplarının üçüncü kişilerin üzerine devrinin engellenmesi için ihtiyati tedbir konulması istendi.
İsmail Değirmen’in işe başladığı tarihten itibaren davalı Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün işçisi olduğunun tespiti isteği de dava dilekçesinde yer aldı.
“Yapanın yanına kar kalmamalı”
Gamze Değirmen, eşinin ölümünden sonra ailesinin evine dönmek zorunda kaldığını anlatarak, “Belki eşim geri gelmeyecek, ancak çocuklarımın geleceğini, eğitimini düşünmek zorundayım. Açtığım bu davanın diğer ailelere örnek olacağını düşüyorum. Yapanın yanına kar kalmamalı. Sorumlular her kimse cezasını çekmeli. Benim çocuklarımın günahı ne” dedi.
“Park Teknik A.Ş. tehlikeyi bilerek madeni Soma Holding’e devretti”
Dava dilekçesinde, facianın yaşandığı ocaktaki yangının, daha öncedeki yıllarda da sıklıkla olduğu gibi, kömürün kendiliğinden kızışması ve yanmasıyla başladığı belirtilerek şu noktalar dile getirildi:
* Ocağın projesi, tasarımı, üretim planlaması ve havalandırma sistemleri bilimsel verilere uygun olarak düzenlenmemiş, kullanılan ekipmanlar da uygun niteliklerde seçilmemiştir.
* Olaydan önce ve olay sırasında ocak içi karbonmonoksit değerinde ani yükselme olmuş, ancak bu durum vardiya sorumluları tarafından gerekli özen gösterilerek takip edilmemiş ve gerekli önlemler alınmamıştır.
* Yer altındaki ocakta çalışan işçiler için hayati derecede önem taşıyan gaz maskeleri yetersiz ve kullanım tarihleri geçmiştir. Bu gaz maskelerinin kullanımı dahi, müteveffaya ve diğer işçilere anlatılmamış veya eğitimi verilmemiştir.
* İşçilere mevzuat gereği, işverenlerce verilmesi gereken işçi sağlığı ve güvenliği eğitimleri ya verilmemiş, ya da yetersiz verilmiştir. Bu konular mevzuata uygun şekilde, gerektiği gibi denetlenmemiştir.
* İhale sözleşmesini devreden Park Teknik A.Ş.’nin devir talebini içeren dilekçesinde, ‘…Ocakta meydana gelen üretim çalışmaları sırasında oluşan yangınlardan dolayı üretim yapılamadığı…ileride telafisi mümkün olmayacak problemlerle karşılaşılacağının anlaşıldığı, bu durumdan hem şirketlerinin hem de TKİ’nin olumsuz olarak etkilenmemesi için 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca mevcut sözleşmenin ihale şartlarına haiz Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye devredilmesi’ ibaresi yer almıştır. Yani, Park Teknik A.Ş.’nin ihale sözleşmesini devretmek istemesinin sebeplerinden birisi, ocakta üretim esnasında çıkan yangınlar ve bu durumun ileride telafi edilemeyecek zararlara yol açılabileceğinin öngörülmesidir.
Eşine, kızgın kömürden yaralandıklarını anlatmış
Dava dilekçesinde ayrıca, ölen madenci İsmail Değirmen’in eşi Gamze Değirmen’e, kaza meydana gelmeden iki ay öncesinden itibaren muhtelif aralıklarla, ocağın çok sıcak hale geldiğini, bazı kömür parçalarının kızgın olduğunu, düştüklerinde vücutlarını yakarak yaralandıklarını anlattığı da yer aldı.
Dilekçede, “Bütün bu sebeplerle ocakta meydana gelen kömür kızışması ve yangınlar, tüm davalıların yetkili ve görevlileri tarafından da bilinmekte idi. Ancak üretim durdurulup, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri tamamen alınarak, ocaktaki kömür kızışması ve yangınlar söndürülüp üretime devam edilmesi gerektiği halde, üretim hedefini gerçekleştirmek ve aşırı kar elde etmek için, davalılar tarafından üretim durdurulmamış ve iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmamış, yangın söndürülmemiş ve bu feci kaza meydana gelmiştir. Bütün kömür ocaklarında karşılaşılabilecek bu olay yüzde yüz öngörülebilir, önlenebilir ve kontrol edilebilir bir durumdur. Olayın başından itibaren kriz yönetimi tam bir karmaşa ve panik ortamında bilinçsizce sürdürülmüş ve bu durum ölüm sayısını artırmıştır “ denildi.
TKİ Ege Linyit İşletmeleri ile Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. arasındaki 27 Temmuz 2006 tarihli maden devir sözleşmesinin muvazalı (aldatmaya yönelik) ve yok hükmünde olduğuun tespit edilmesi gerektiği ve işçi Değirmen’in TKİ Ege Linyit İşletmeleri işçisi olarak tespit edilip bu şekilde işlem görmesi gerektiği de kaydedildi.