• ROTA
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SANAT
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Pastör Brunson: Yüreğimiz Türkiye’de kaldı

26/10/2018 17:00


Türkiye ile ABD arasında krize neden olan Amerikalı pastör Andrew Brunson, yaklaşık iki yıl süren yargı süreci sonunda hiçbir iddianın ispatlanamadığını, yaşadığı haksızlıklara rağmen Türkiye’yi çok sevdiğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için dua etmek istediğini söyleyip ekledi: “Yüreğimiz Türkiye’de kaldı.”

Fotoğraf: Amerikanın Sesi


Darbe girişiminin ardından eşiyle birlikte gözaltına alınan Brunson, 9 Aralık 2016’da tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Brunson hakkında ‘FETÖ’ye ve PKK’ya üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ten 15, ‘casusluk’tan da 20 yıl olmak üzere 35 yıl hapis cezası istenmiş, rahip 25 Temmuz’da sağlık sorunları gerekçesiyle ev hapsine alınmıştı. Brunson 12 Ekim’de görülen duruşmada üç yıl bir ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmış, ancak yattığı süre gözönüne alınarak ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağı kaldırılarak tahliye edilmişti. Pastör aynı gün ülkesine dönmüştü.

Andrew-Norine Brunson çifti, Amerikan’nın Sesi’ne verdiği söyleşide gözaltı sürecinden tahliye edilmelerine kadar geçen sürede yaşadıklarını anlattı.

Söyleşi özetle şöyle:

Brunson (Fotoğraf: DHA)

(Gözaltı süreci) Andrew Brunson: İlk önce biz birlikte gözaltına alındık. İdari gözaltı… Bunu beklemiyorduk. Biz uzun vadeli, aslında süresiz bir ikamet için, oturma izni için karakola gittik, bizi öyle bir amaçla çağırdıklarını düşünüyorduk. O zaman biz gittik, ‘Tamam, herhalde şimdi süresiz ikametimizi alacağız’ (dedik), yani büyük bir sevinçle gittik. Sonra bize dediler, ‘Aslında sizi sınır dışı etmek üzere gözaltına alıyoruz.’ O zaman biz şaşırdık. Ne yaptık ki bizi sınırdışı etsinler? Sonra bize dediler, ‘Sizi milli güvenliğe tehdit olduğunuz için sınırdışı ediyoruz.‘

Çok şaşırdık çünkü biz aslında o zamana kadar 23 yıl Türkiye’de kalmıştık, hep kilise hizmetinde ve bunu hep devletin gözü önünde yaptık. Yaptığımız her şeyi zaten onlar biliyordu. Ama şimdi diyorlar ‘terör.’ Şaşırdık.

Bu sadece sınır dışı edilmek değil, herhalde çok daha ciddi bir şey olacak. 13 gün birlikte kaldık eşimle ben. Kimseyle görüştürmediler. Konsolosla görüştürmediler, avukatla görüştürmediler.

Norine Brunson: Alabildiğimiz tek cevap ‘Ankara karar verecek, Ankara’dan cevap gelecek.’

Andrew Brunson: Beni iki ay sonra, onu (Norine) 13 gün sonra bıraktılar. Beni toplam 63 gün tuttular gözaltında, avukatla görüştürmeden. Sonra bize söylenmedi neden orada gözaltında kaldığım. Sonra 9 Aralık 2016 tarihinde gerçek gözaltı, adli gözaltına aldılar ve savcıya çıktım, bana söyledi, ‘Sen FETÖ hakkında övücü, FETÖ’yü öven bir konuşma yaptın’. ‘Ne zaman?’ Ben o gruptan hiç kimseyi tanımıyorum. Hayat boyunca merhaba bile demedim bir Fethullahçı’ya. Öyle bir şey hiç olmadı. O kadar dediler bana.

(Tutukluluk) Sonra beni tutukladılar. Şakran’a (Şakran Cezaevi) gönderdiler. Beni orada bir FETÖ koğuşuna koydular. Orada sekiz kişilik bir koğuştu orijinal olarak ama 20-21-22 kişi kaldık orada. Ben o kadar biliyordum. Sonra, ancak 18 ay sonra iddianame çıktı. O zaman dediler ‘Sen darbeyi planladın, Gezi olaylarını sen düzenledin, talimat verdin, PKK’yı destekledin, Mormonlar’la birlikte, Yehova Şahitleri’ne talimat verdin, casusluk, PKK…’ Yani her şeyi attılar bana. Ve ben şaşırdım. İddianameyi okuduğumda inanamadım, yani bu inanılmaz bir şey. 23 yıl polis beni takip ediyor, hiçbir şey görmüyor. Birdenbire ben her şeyi yapmışım.”

Aslında beni suçlayan iddianamede kullanılan ve sonra duruşmalarda kullanılan gizli tanıklar var. İki türlü tanık vardı. Beni tanımayan, sadece intikam almak isteyen, kiliseden rahatsız olan vardı. Bir de tutuklu ya da hükümlü olan vardı. Beni hiç tanımayan, benim hiç tanımadığım insan benim hakkımda bir ifade veriyor. Ama bununla birlikte bizi tanıyan da vardı. Kilisemizden ayrılan, kötü bir şekilde ayrılan, onlar da beni suçladı.

Norine Brunson: Bir şey söylemek istiyorum. Biz o kadar, vicdanımız o kadar rahattı ki darbeden sonra biz görüyoruz yani çok kişi gözaltına alındı falan, ama biz Amerika’dan Türkiye’ye döndük. Suçumuz olsaydı kesin gelmezdik. Ama rahat rahat döndük. Hiç ilgisi yoktu.”

Tanıkların bizim hakkımızda söylediği her şey yalandı. Biz Türkiye aleyhine bir şey yapmadık. Ben dedim ‘Lütfen bir delil sunulsun. Bunları destekleyen, onların dediklerini kanıtlayan bir delil sunulsun. Bir fotoğraf, sesli kayıt, bir video kaydı, bir sosyal medyadan bir şey, bir telefon arama, HTS, bunu desteklemeniz gerekiyor.’ Yani onlar diyor ‘Kilisede hep PKK propagandası vardı, bayraklar sallanıyordu’ bilmem ne; neden kimse fotoğraf çekmedi? Böyle suçlamalar kabul edildi ama asılsızdı ve hiç delil yoktu.

(Hapishane koşulları) Ben söyleyeyim, o (Andrew Brunson) hemen hemen hiç şikayet etmedi şartlardan. Şikayeti orada bulunmak. Ama çok fazla durmadı, yemek, falan bunlara çok önem vermedi.

Andrew Brunson: Yemek, Şakran biraz kalabalıktı, sonra Kırıklar’da Buca Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde kaldım. Biraz soğuktu ama ben bu konuların üzerinde hiç durmadım, şikayet etmedim. Neden buradayım! Şikayetim buydu. Ben masum bir adamım. Şakran’da birlikte kaldığım koğuş arkadaşları bana iyi davrandı. Ama o yıl bana çok zor geldi. Bunu beklemiyordum. Biliyorum ben masumum. Neden tutuklandığımı da bilmiyordum. Ancak 18 ay sonra iddianame çıktığında o zaman netleşti bana karşı yapılan suçlamalar. Ondan önce bilmiyordum neden buradayım, ne kadar kalacağım, yıllarca böyle tutuklu kalabilirim bilmeden nedenini. O yıl bana çok zor geldi, kırıldım. O zaman kendimi çok yalnız hissettim. Ve ilk altı ayda herhalde 21 kilo kadar verdim. Çok stres altındaydım. Çok korktum. Çok korku vardı. Beni kendi güvenliğim için özellikle (ABD Başkanı Donald) Trump, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan beni istedikten sonra profilim biraz yükseldi ve iki ay sonra beni başka cezaevine, Buca’ya sevk ettiler. O zaman daha az kişi vardı koğuşta. Kendi güvenliğim için beni oraya koydular.

Beni FETÖ koğuşuna koydular. FETÖ’yla suçlandığım için, o zaman FETÖ koğuşuna koydular.

Moralim çok bozuktu, psikolojim çok bozuktu. Bir emniyet müdürü vardı, o gerçekten bana çok yardımcı oldu, bir işadamı vardı, o bana çok yardımcı oldu.

Benim gördüğüm hepsi adanmış Müslüman, onlar inancını bana anlatmak istiyor. Ben inancımı onlara anlatmak istiyorum. Anlattıktan sonra öyle kaldı.

Bir Fethullahçı’yla hiç tanışmamıştım. Hayatım boyunca ‘Merhaba’ bile dememiştim. Benim koğuşta tanıştığım insanlar onlara baktığımda görüyorum ki aslında onlar bütün dünyaya yayıldı ve her yerde okul açıyorlar ve kendi İslam versiyonunu anlatmak istiyorlar herkese. Onları İslami misyoner olarak görüyorum, Müslüman misyoner. O zaman bizim görüşlerimiz birbirine zıt bir anlamda çünkü ben başkalarını kendi inancıma davet ediyorum, onlar başkalarını onların inancına çekmek istiyor. Ama onlarla hiç tanışmışlığım yoktu cezaevine atılana kadar.

‘Her yere sızmışlar’ diyorlar ama ben kimseyle hiç tanışmadım. Kimse bana ‘Ben Fethullah Gülen hizmetine aitim, sempatizanıyım’ demedi hayatım boyunca.

Annemle, ilk bir-iki ayda bir görüşme fırsatımız oldu ve bana dedi ‘İsa’nın döneminden ta bugüne kadar, yani iki bin yıldır İsa’nın öğrencileri sıkıntı görüyor, sıkıntı çekiyor İsa uğruna, inanç uğruna. Şimdi sıra sana geldi. O zaman dimdik durman gerekiyor. Senden önce birçok kişi sıkıntı çekti, şimdi sıra sende.’ Ben sadece istiyorum ‘Aa anne çok acı çekiyorum şimdi’ ama o dedi, ‘Aslında acı çekmek acılıdır, zordur ama sadık olman gerekiyor.’”

(Karar duruşması) Ceza verdiler bana. Devletin tanıkları çelişiyorlardı birbiriyle. Bir de savunmamızı yapacaktık, sunacaktık biz. Ama sonra gördük ki savunma yapamayacağız, bizim tanıklarımız dinlenmedi. Bir de biz de delil sunacaktık, benim vaazlarım, mesela, başka videolar… Biz hep hükümet için dua ettik kilisede.

Norine Brunson: İnsan(lar) bilsin, hedef yaptılar bizi, ki aslında biz Türkiye’yi seviyoruz. Dün, biz biriyle konuşuyorduk, bize sordu, ‘Türkiye’nin nesini seviyorsunuz?’ Ben şöyle açıkladım: ‘Tanrı Türkiye’yi çok seviyor ve onun sevgisinin bir kısmını bizim yüreğimize de koydu. Ondan seviyoruz.’

Andrew Brunson: Tanrı Türkiye’yi seviyor. Ve o Türkiye’yi besledi, Türklere Türk halkına beslediği sevginin bir parçasını bizim yüreğimize koydu. O yüzden kaldık Türkiye’de.

Norine Brunson: Hala seviyoruz. Affetmeye çalışıyoruz çünkü gerçekten bir haksızlık yapıldı bize orada, büyük haksızlık. Yani iki sene kaybettik, ailemiz kaybetti, çok şey kaçırdık. O zaman bunları kolay kolay affetmek olmuyor ama bize kalan şey bu, Tanrı gerekeni yapacak, ama bize kalan şey affetmek, bırakmak.

Andrew Brunson: Tanrı beni affettiğine göre, başkalarını da benim bağışlamam gerekiyor, affetmem gerekiyor. O zaman ben sıraladım bana karşı yalancı tanıklık yapan herkesi ismen ben, dedim, ‘Onları bağışlıyorum, affediyorum ve kin tutmayacağım yüreğimde onlara karşı. Tanrı onlara bereket versin, o merhamet etsin ama ben artık yüreğimde bir şey tutmayacağım.’

Norine Brunson: Biz Türkiye’yi seviyoruz, en iyisini istiyoruz Türkiye için. Gerçek bu. Ama maalesef farklı bakıyorlar bize. Üzüldük ama hep seveceğiz. Yani hep yüreğimizde olacak.

Andrew Brunson: Şimdi dönemiyorum, birçok kişi benden nefret ediyor, yanlışlıkla, çünkü medyada birçok yanlış şey söylendi benim hakkımda. Ama ileride izin verilirse ziyaret etmek isterdik en azından, çünkü Türkiye yüreğimizde. Amerika’dan çok Türkiye’de oturdum ben, 25 yıl.

Serbest bırakılacağımı bilmiyordum, tanıklarımız kabul edilmedi, sunmak istediğimiz deliller kabul edilmedi… Savcı hala beni suçluyor ve hapis istiyor benim için. Sadece gördük ki şimdi yargılanacağım. O zaman çok sarsıldım. Ve aslında o sabah yanımda hazır bir çanta vardı cezaevine dönmek için, çünkü o ihtimal vardı.”

Beni suçlu buldular maalesef bu kötü bir emsal çünkü suçlandığım şeyler doğru değildi. Üç yıl ceza verdiler, sonra kaldığım süre iki yıl kalmıştım içeride, onu göze alarak bilmiyorum onu sayarak beni serbest bıraktılar. Eşimle ben orada duruşma salonunda mahkemede ikimiz diz çöktük, el tutuştuk ve dua ettik ve şükrettik Rabbe çünkü bu iki yıl süren bir şey, bir kabus benim için ve inanamadım. Çocuklarımı yakında görürüm, ailemle bir daha birlikte olurum diye şükrettim Rabbe.

Norine Brunson: Serbest bırakılmamızı Tanrı’ya borçluyuz.

Andrew Brunson: Şimdi itiraz ediyoruz. Ben beraatımı istiyorum çünkü bu aslında çok olumsuz bir emsal, başka Hıristiyanlar için Türkiye’de, kilise için kötü bir emsal.

(Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Al papazı ver papazı” demesi) Andrew Brunson: Çok korktum bunu duyduğumda.

Fotoğraf: Reuters

(Erdoğan’la görüşme) İsterdik. Ben kendi başkanım için dua etme fırsatım oldu Beyaz Saray’da. İkimiz Trump için dua ettik ve aslında… Erdoğan için dua etmek isterdik. Aslında çok dua ettik onun için kilisemizde. Biz de dua ettik onun için kişisel olarak. Onunla bir görüşme fırsatım olursa ben bu fırsatı isterdim. Onun için dua ediyoruz. Tanrımız ona hikmet versin ve Türkiye’de adalet kurmak için onu kullansın.

(En çok özledikleri) Norine Brunson: Simit…Oradaki dostlarımızı çok özleyeceğiz.

Andrew Brunson: Türkiye’de çok değerli Türk kardeşlerimiz var, çok yakın arkadaşlarımız var. Onları özlüyoruz.

Çok kısa bir şey söyleyeyim; masum bir adamım. Türkiye’yi seviyoruz çünkü Tanrı Türkiye’yi seviyor. Bizim yüreğimiz Türkiye’de kaldı, bunu diyebiliriz.

Brunson ilk kez konuştu: Hapishanede günlerim zordu, camide yaşamak gibiydi

Financial Times: Brunson’ın bırakılması ABD ile Türkiye arasındaki sorunları çözmüyor

Brunson’ı ağırlayan Trump: Müzakere ettik, Erdoğan için de kolay değildi

Erdoğan’dan Trump’ın ‘teşekkür’üne yanıt: Umarım işbirliğine devam ederiz

Trump’tan Erdoğan’a teşekkür: Türkiye’yle harika ilişkilerimiz olacak

Perinçek’ten Brunson kararına destek: Türk yargısı baskılara göğüs gerdi

ABD basınına göre ‘zamanlama manidar’: Brunson kararında Kaşıkçı vakası etkili

Almanya aktarmalı ABD’ye: Pastör Brunson Türkiye’den ayrıldı

Bahçeli, Brunson kararını ‘beğenmedi’: Milli vicdanı rahatsız etti

Hükümetten Brunson kararına ilk tepki: Dava dosyası daha çok konuşulacak

Trump: Brunson için çok sıkı çalışıyoruz; yakında ülkesinde

Brunson serbest: Üç yıl bir ay 15 gün hapis; ev hapsi ve yurt dışı yasağına son

Brunson davasında trajikomik ifadeler: Beni yanlış anlamışsınız sayın hakim

Filed Under: Aktüel

SON HABERLER

İBB CHP grup sözcüsünden AKP’lilerin kaldırttığı çizime: Sadece sanat görüyoruz

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, … Devamı...

AKP’li Cahit Özkan’ın yakın çevresine göre istifa veya görevden alma yok

Partisinin sözcüsü Ömer Çelik tarafından 'düzeltilen' AKP Grup Başkanvekili … Devamı...

Son 24 saat: 1254 vaka, dört ölüm

Türkiye'de son 24 saatte 1254 vaka kaydedildi, dört kişi öldü. Bir günde … Devamı...

Erdoğan: İsveç terör örgütlerinin kuluçka merkezi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "İsveç terör örgütlerinin kuluçka merkezi" … Devamı...

Muhsin Yazıcıoğlu’nun koruma polisinin ölümüne soruşturma

Ankara başsavcılığı, Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin … Devamı...

Pınar Gültekin davası: 12’nci duruşmada da karar çıkmadı

Muğla’da Cemal Metin Avcı’nın Pınar Gültekin’i öldürmesiyle ilgili davanın … Devamı...

19 Mayıs’ta dansa davet

İstanbul Pera Müzesi 19 Mayıs'ı dansla kutluyor. 13 yaş ve üzeri herkesin … Devamı...

Çaykur’dan çaya yüzde 43,7 zam

Çaykur, çaya ortalama yüzde 43,71 zam yaptı. BloombergHT'den İrfan … Devamı...

İsveç ve Finlandiya Dışişleri bakanları Türkiye’ye geliyor

İsveç Dışişleri Bakanlığı, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ve Finlandiya … Devamı...

Akşam Postası / 16 Mayıs 2022

Kılıçdaroğlu’nu SADAT’a götüren bilgiler ‘devletin kalbi’nden … Devamı...

Bahçeli yeni havalimanındaki 29 Ekim resepsiyonunda yok: Anıtkabir’e gidecek
Konkordato züccaciyede: 150 mağazalı Bernardo da mahkemeye başvurdu

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1658 gündür hapiste

YAZARLAR

İsveç Köftesi, Kürt Böreği

Bahadır Kaynak

Yekta Kopan’ın özrü, Gezi’nin sızlayan kemikleri…

Dağhan Irak

Akrep’te Ay Tutulması

Neslihan Kazdal

Buluşalım artık!

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Tekrardan kaçın ama sakınma!

Mustafa Dağıstanlı

Onca insan ‘sivil ölüme’ mahkûmken toplumda huzur olacaktı, öyle mi!

Murat Sevinç

Zafer Partisi nedir, kimin işine yarar?

Dağhan Irak

GÜNÜN 11’İ

Abdurrahman Yıldırım: ‘Mayısta sat ve tatile git yat’ eğilimi

Remzi Özdemir: Tarıma destek yerine betona tam destek veren bir iktidar

Barış Terkoğlu: Duyumu alan Kılıçdaroğlu, SADAT hamlesiyle iktidara mesaj verdi

Emre Bol: Fenerbahçe’de bazı oyuncular olmayınca makine bozuluyor

Hasan Basri Yalçın: Batı dünyasında topyekûn bütünleşme süreci

Aziz Çelik: TÜİK, TÜİK’e karşı

Mithat Fabian Sözmen: Özdağ futbol sahnesini de es geçmedi

Hakan Albayrak: İttifaktan hükümet çıkacağını ummak hayalcilik

Can Ataklı: SADAT fırsatı kaçırdığı gibi üstüne CHP genel başkanına saldırdı

İbrahim Kahveci: Nüfus artışımızı yabancılarla kapatıyoruz

Murat Muratoğlu: Uçakların boş gidip geleceğini birisi ona söylemeli

ABD İlaç Dairesi ilk kez onayladı: Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunma yöntemi olarak külot

Los Angeles’ın Hollywood’u varsa Edirne’nin de ‘Ediwood’u var!

Machine Gun Kelly ödül törenine 30 bin dolar değerinde manikürle katıldı

Uzmanlar anlattı: Neden horlarız, nasıl önlenir

Öksüz kalan tilki yavruları korumaya alındı, ‘Sarıkız’ emzirdi

Kolunu kaptırdığı timsahla güreşerek canını kurtardı

Bozuk paraları hurdacıya satmak isteyenlere ‘suçüstü’

15 Mayıs’ta iklim için el ele

Ukrayna’da Eurovision sunucusunun bomba sığınağındaki sevinci gündem oldu

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SANAT
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • E-mail
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi