Hukuka karşı hile ve siyasi etik eksikliğinin güzel bir harmanını izledik.
Böylelikle Erdoğan’ın talep ettiği AKP azınlık hükümeti fiilen kurulmuş oldu. Bunun son çapağı olan iki HDP’li bakanın istifasıyla iş iyiden iyiye su yüzüne çıktı.
Memleketin şu manzarasında bu vaziyet bir ayrıntı gibi gelebilir. Ancak asıl tehlike bu hüllelere, hukuka karşı hilelere alışmak. Ne yaparsa yapsın anayasayı değiştirecek milletvekili sayısına ulaşamayacak olan Erdoğan ve AKP’si anayasal çerçeveyi esnetmeye çalışıyor. Her hamlesinde.
Tarafsız cumhurbaşkanını seçim mitinglerine sürerek, cumhurbaşkanının tarafsızlığını anlamsızlaştırdılar.
Geçici seçim hükümetini baştan bir AKP azınlık hükümeti olarak kurgulayarak anayasanın ilgili hükmünü fiilen ortadan kaldırdılar.
Sırada seçim sonuçları ne olursa olsun fiilen başkanlığı kurmak var.
Haziran başında çoğunluğu yitiren bir parti hâlâ memleketi yönetiyorsa bunda başarılı olmamaları için de bir sebep yok. Başkanlık rejiminden korkmayın.
Başkanlık rejimi geldi. Üç aşağı beş yukarı böyle bir şey. Sırada zaten pek bir anlamı kalmamış hukuk güvenliğine veda etmek ve rahatsızlık veren muhalefetin tasfiyesi kaldı.
Milli/gayri-milli tartışmasıyla da bu süreç başlatıldı. Seçimden sonra bir AKPCHP koalisyonu bunu engeller mi? Sizce Saray buna müsaade eder mi?