Meğer, Türkiye’de Ergenekon ve Balyoz davalarının başlamasını sağlayan bir siyasi irade yokmuş da bu davalar, baştan sona, sahte bilgi üreterek, orduyu hallaç pamuğuna çevirmek isteyen emniyet ve yargının marifetiymiş..
Bu mudur yani?
Türkiye’nin altın kıymetindeki son çeyrek yüzyıl tarihi, hafızanın itinayla silindiği medya sayfaları, kime hizmet ettiği belli olmayan köşe yazıları üzerinden mi yazılacak?
Bu ülke adil yargılanma hakkını meğer ne çok seviyormuş da haberimiz yok..
Sevsinler adil yargılanma sevdanızı!.
Keşke samimiyetinize inanabilsek.