Birkaç istisna hariç, kurumsal bir kimliği olmayan, vergi ödemeden para kazanan aile şirketlerine dönüşen vakıf üniversitelerine tanınan muafiyetlerin kaldırılması ya da sıkı denetim yapılması şarttır.
Bu iddaamın doğru olmadığını iddia edenlere, gazetelere yansıyan mütevelli heyet savaşlarını, üniversite baskınlarını, savcılık ve mahkeme safhasında olan yolsuzluk dosyalarını takip etmelerini öneririm. “Eğitim kurumları ticarethane değildir” diyenlere, iki ay önce bir vakıf üniversitesinin 90 milyon dolara el değiştirdiğini de hatırlatmak isterim.
Esnaf üç kuruşluk vergi borcu nedeniyle e-hacizler ile boğuşurken, vakıf üniversitesinin kamu bankasından 300 milyon lira kredi çekip ödememesi ironi olsa gerek!