Hükûmetin 15 aydan beri uyguladığı ekonomik program uluslararası çevrelerin büyük güvenini kazandı.
3 büyük reyting kuruluşu 8 ay içinde kredi notumuzu tam 5 defa artırdı. 12 Ocak’ta Standard and Poors görünümü pozitife çıkardı. 9 Mart’ta Fitch B’den B artıya yükseltti. Ardından S&P 3 Mayıs’ta notu B artı olarak ilan etti. Moodys 3 Temmuz’da kredi notumuzu iki kademe birden arttırıp B1 olduğunu duyurdu, görünüm pozitif dedi.
Bakın görüyor musunuz bütün kredi kuruluşları not artırımı için sıraya girdi. Niye? Çünkü on binlerce üyelerine yatırım adresi göstermek zorundalar. Bunun için onlardan para alıyorlar.
Özetle şu vurgulanıyor: “Türkiye kısa zamanda yatırım yapılabilir ülke konumuna yükselecek planlarınızı buna göre yapın!”
IMF bile Türkiye’yi dünyanın en güçlü 18’inci ülkesi olarak ilan etti. İçimizdeki zangoçlar bu manzarayı görünce kudurmakta haklı!.. Çünkü atı alan Üsküdar’ı geçti. Boşa kürek sallıyorlar.
Ekonomide elde edilen başarı dünyanın parmak ısırdığı Türk dış politikasıyla taçlandı.
Vatandaş gerçeği gördü yerel seçimlerde bozulan siyasi tercihini değiştirdi…
Metropol şirketinin son anketine göre ağustos ayında AK Parti CHP’ye 4,8 puan fark atarak birinci parti oldu.
CHP’de panik başladı erken seçim naraları atıyor. Bu daha başlangıç. Buzdağının görünen kısmı. 1 Kasım’da S&P kredi notumuzu bir kademe daha arttıracak.
Ülkeye doğrudan yatırım yağacak. Kurlar yerlerde sürünecek.
2025’te enflasyonun esamesi bile okunmayacak…