İsrail yönetimleri her zaman ABD ve Avrupa tarafından yüksek himaye görmüştü ama bu kadar limitsiz destek hiç olmamıştı. Katliamlara bu kadar kayıtsız kalındığı ve hatta teşvik edildiği dönem yaşanmamıştı.
Gazze’de sadece bir dram değil insanlığın ortak tecrübesinden geri dönüş yaşanıyor. İsrail’e tanınan imtiyaz insanlığı felakete sürüklüyor
Suriye’de Esad’a dolaylı, Mısır’da Sisi’ye direkt destek veren ve genel olarak Arap Baharı’nı boğan yaklaşımın devamını Gazze’ye yönelik saldırıları görmezden gelmek tavrında yaşıyoruz.
İslamofobiyi aşan bir nefret, Suriye’de ve Gazze’deki trajedileri büyütüyor. O insanların ölümünün dünyayı daha yaşanır hale getireceği gibi bir kabul zihinlere yerleşiyor.
Arap/İslam dünyası rejimleri ne kadar dirense ve Batı desteğiyle süreyi ne kadar uzatsa da demokrasi ve Arap Baharı’na dönüş kaçınılmazdır. Sancılı da olsa tarihsel akış bu istikamettedir.
Ortadoğu’da bir yandan İsrail eliyle, öte yandan Müslümanlar arasındaki gerilimle akan kanı umursamamak tamamen çıkarcı ve pragmatik tavırdan başka bir şey değildir.