Rusya’nın BRICS dönem başkanlığına gelmesinden sonra 19 Ağustos tarihinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Bakü’yü ziyaret etti. Bu ziyarette Azerbaycan Devleti Cumhurbaşkanı Aliyev, BRICS’e resmen üyelik başvurusu yaptı. Daha sonra Rusya Devlet Başkan Yardımcısı Yuriy Uşakov, Eylül ayının başında yapılan 9. Doğu Ekonomik Forumu’nda gazetecilere verdiği demeçte Ankara’nın BRICS’e üyelik için başvuru yaptığını ve talebin değerlendirileceğini söyledi. Bu kadar önemli bir haber Türk gazetelerinde yer almıyor anlamıyorum. Başvuruyu Rus kaynaklarından duyuyoruz. Kim başvurdu? Ne zaman başvurdu? Böyle bir başvuru aslında Azerbaycan’ın yaptığı gibi devlet başkanı veya dışişleri bakanı seviyesinde yapılmalı ve doğru düzgün bir basın açıklamasıyla duyurulmalıdır.
Türk kamuoyunun %99’unun BRICS hakkında hiçbir fikri yok. Üye olunduğunda hayatımızı kökten değiştirme potansiyeli olan bu yapı, Batı’ya karşı hem ekonomik hem kültürel iş birliği amacıyla Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin tarafından 2006’da kurulmuştu. Topluluk, 2023 zirvesinde genişleme kararı aldı. 1 Ocak 2024 tarihinde Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri BRICS’e katıldılar. Böylece BRICS dünya nüfusunun %45’i ve ekonomisinin %23’ünü kapsama alanına almış oldu. BRICS’ten bize ne demeyin. Henüz Batı karşıtlığı dışında ortak bir yanları olmayan bu ülkeler aslında demokratik olmayan ve genellikle marjinal yönetimlerden oluşuyor. Hangisiyle nasıl iş birliği yapılacağı öngörülemez durumda.
Rusya’nın dönem başkanlığı yanında yeni üyelerin katılımı ve katılmak isteyenlerle topluluk yeni bir evreye geçmiş oldu. Artık “ekonomik ve kültürel” iş birliğinin anlamının da genişleyeceği aşikârdır ancak bu yapı hiçbir zaman kültürel bir birlik oluşturma iddiası taşımayacaktır. BRICS, Türkiye için asıl hedef olamaz ancak içinde bulunduğumuz ekonomik ve siyasi açmazları perdelemek için köpürtülerek iç politikada malzeme yapılıp seçmenin önüne sürülebilir. AKP yönetimi gizli ve derinden, “yerli ve millî” politikalarına devam ediyor. 22-24 Ekim’de yapılacak zirveyi takip etmek lazım, muhtemelen Azerbaycan yeni üye olacaktır. Bizim durumumuz ise hâlâ belirsiz ancak üyeliğimiz apar topar açıklanırsa da şaşırmamalıyız. İttifak ortakları ve muhalefet muhtemelen başvuruyu ciddiye almayarak konu hakkında fikir belirtmiyorlar. Fakat bu o kadar hafife alınacak konu değil. Acilen muhalefetin ve STK’ların bu konuda toplumu aydınlatmaları ve hükûmeti uyarmaları gerekiyor.