Hemen hemen her yazımda belirtiyorum. Türkiye’de bu belediye yönetimleri oldukça ekonomi darmadağın bir şekilde kalmaya devam edecek. Çünkü parti ayırt etmeksizin belediyeler neredeyse iflas etmiş durumda, faiz ödemelerine mahkum kalmış belediyeler her yıl milyarlarca lirayı yabancı bankalara ya da kişilere ödemek zorunda. Üstüne yanlış ve kasıtlı yönetim politikaları bu borçları katlamaya devam ediyor. Yaptıkları hiçbir hizmet de yok.
Anlatayım…
Doğal afetler, salgın hastalıklar ve hemen halledilmesi gereken olağanüstü ve acil durumlarda kullanılması gereken “pazarlık usulü” ihale yöntemi, AKP’li Bursa Belediyesinde sık kullanılan ihale yöntemi olarak belirlenmiş. Ancak belediyede yapılan ihalelere bakıldığında, ani ve beklenmeyen veya önceden öngörülemeyen bir olay ortaya çıkmış ve ihalenin ivedi olarak yapılmasını zorunlu kılmış bir durumun olmadığı görülüyor.
Ne yapılmış mesela? Hayvan yemi alınmış. Alınmasın mı? Alınsın tabii ki. Ama neden pazarlık usulü arkadaş. Hayvanlar ölüm tehlikesiyle karşı karşıya mı!
Bursa Açıkhava Sanat Günleri Festivali Organizasyonu hizmet alımı neden pazarlık usulü mesela? İnsanların acil bir sanat ihtiyacı mı doğdu ne oldu! Sayıştay da haliyle belediyeye “Niye yem alımını pazarlık usulü yaptın” diye sormuş. Belediye, “İsteyen vardı da biz mi vermedik. İstekli yok” demiş.
Sayıştay ise “O zaman açık ihale yapmış olman lazım. Belgesini gönder” demiş. “Belge yok ne belgesi” diye karşılık almış belediye yetkililerinden.
Sadece bu değil. Normalinde ihale yapılması gereken alımları parçalara bölerek doğrudan alım yapmış.