Her seçimden sonra ‘seçmen ne dedi’ diye yorum yapmak âdettendir. Seçmen oyunu verirken, gerçekten öyle mi demek istedi, yoksa çok daha basit bir saikle mi hareket etti, bunun pek önemi yoktur.
Seçmen birey olarak oy tercihini kullanırken, “Ben şöyle bir mesaj vereyim de memleketin siyasetçileri bunu anlasın ve ona göre davransın” demez.
Her seçmenin kendine göre bir nedeni vardır. Ama aynı yönde kullanılan oylar, geçmiş seçimlerdeki seçmen davranışları ile bir araya geldiğinde bundan siyasi bir mesaj çıkar.
Bu mesajın doğru algılanıp algılanmamasının sonuçları bir sonraki seçimde görülür. Nitekim 7 Haziran’da koalisyon yönünde oy kullanan seçmen, bu mesajı alınmayınca bu kez tek parti iktidarını tercih etti.
Seçmenin bu kez verdiği mesaj doğru algılanmaz ise gelecek seçimde bunun sonuçlarını bir kez daha görürüz. Seçmenin tek parti iktidarından sonraki en açık mesajı, muhalefet partilerine verdiğidir.
Seçmen Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli ve HDP’nin eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’a açıkça “Siz yetersizsiniz” dedi.