Diyarbakır’ın Lice ilçesinde geçen yıl Kalecik Jandarma Karakolu’nda yapılmak istenen kalekol protestosu sırasında 18 yaşındaki Medeni Yıldırım’ın ölümüne yol açan çatışmanın jandarma nöbet kulübesinden çekilen kamera görüntüleri ortaya çıktı.
Radikal’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, görüntülerde ‘Savaş değil, barış istiyoruz‘ pankartı taşıyan 100’ü aşkın Liceli slogan atarak, kalekol inşaatı önüne geliyor. Yüzleri kapalı bazı kişilerin kalekol inşaatına taş ve molotof attıkları, molotof nedeniyle inşaattaki işçi çadırının yanmaya başladığı görülüyor.
‘At, atabildiğine’

İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin raporuna göre Medeni Yıldırım’ın hedef gözetilerek vurulduğu ortaya çıkmıştı. (DHA)
Bunun üzerine karakoldan kalabalığa ateş açılırken, jandarmaların ‘komutanım’ diye seslendiği bir kişinin “Ben ayaklarının altına nişan alacağım, at şuraya, at atabildiğine” dediği duyuluyor.
Bir cep telefonuyla çekilidiği anlaşılan görüntülerde, protestocuların geriye doğru kaçmaya başladığı fark ediliyor.
28 Haziran 2013’teki, protesto sırasında karakoldan açılan ateşle Medeni Yıldırım ölmüş, sekiz kişi yaralanmıştı. Karakol çevresinde askerlerce atılmış tam 137 mermi kovanı bulunmuştu.
‘Hukuka aykırıdır’
İçişleri Bakanlığı müfettişlerince hazırlanan 2 Ağustos 2013 tarihli ön inceleme raporunda Medeni Yıldırım’ın hedef gözetilerek vurulduğu ortaya çıkmıştı.
Raporda şu ifadelere yer verilmişti: “Saldırıyı gerçekleştirenlerin olay mahallinden ayrıldığı ve jandarma karakoluna yapılmakta olan yeni karakol binasına ve jandarma personeline yönelik tehdit ve tehlikenin sona erdiği ve mevzuatta ateşli silah kullanma şartlarının bulunmadığı, ateşli silah kullanma yetkisinin ortadan kalktığı halde göstericilere karşı ateşli silah kullanılması hukuka aykırı ve cezai sorumluluk gerektirir.”
Soruşturma ‘kasten adam öldürme’den
Lice Başsavcılığı, ateş açan askerler hakkında ‘kasten öldürme ve yaralama’, göstericiler hakkında da ‘kamu malına zarar, direnme, örgüt propagandası ve yasadışı gösteri’den soruşturma başlatmıştı.
Savcılık, askerlerden 10’unu şikâyetçi, 18’ini şikâyetçi şüpheli, bazılarını ise tanık sıfatıyla dinlemişti. ifade veren askerler ‘havaya ateş açtıklarını‘, ‘hedef gözetip gözetmediklerini bilmediklerini‘ iddia etmişti.