AYŞEGÜL KASAP
@aysegul_kasap
Hafızalarımıza “Öyle mi alay komutanı” çıkışıyla kazınan Uyar Madencilik işçileri talep ettiği haklarını yedi yıldır alamadığı için yeniden Ankara yollarına düşmeye hazırlanıyor.
‘Sadaka değil, gasp edilen hakkımızı istiyoruz’
Diken’e konuşan Bağımsız Maden İş’ten Başaran Aksu, madencilere tazminat haklarının ödeneceğine dair verilen sözlerin tutulmadığını belirterek şunları söyledi: ”Aylar geçmesine rağmen ne yasa çıktı ne sözler tutuldu, ne haksızlık giderildi ne de somut tatmin edici çözümler üretildi. Biz sorunun siyasal iktidar tarafındaki muhataplarına çözüm için defalarca sesimizi duyurduk, görüşmeler yaptık. Bu yüzden biz bir kere daha hakkımız için yollara düşmeden önce uyarıda bulunuyoruz. Biz sadaka istemiyoruz. Biz hakkımız olmayan bir talepte bulunmuyoruz. Biz gasp edilen haklarımızın karşılığını istiyoruz.”
Mağdur 1198 işçi var. Ayrıca şirketten iş kazası ve ölüm tazminatını alamayan 35 madenci söz konusu.
Sözler tutulmazsa haziranın ilk haftası yürüyüş başlayacak
Uyar Maden emekçileri haklarının verilmemesi durumunda haziran ayının ilk haftasında yeniden Ankara’ya yürüyecek. Emekçiler yasa TBMM’den çıkıncaya kadar Enerji Bakanlığı ve TBMM önünden ayrılmayacak.
Ne olmuştu?
2014 yılında Manisa’nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği faciadan sonra gerekçe sunulmadan Soma Holding tarafından işten çıkarılan işçiler tazminatlarını almak için direniş başlatıp 2019 yılında Ankara’ya yürüdü. Bu yürüyüşün ardından Soma Holding’e bağlı 4 bin işçinin tazminatı ödendi.
Ancak yine Soma’daki Uyar Madencilik’in benzer biçimde işten çıkardığı işçilere tazminatları ödenmedi. Aynı hak Uyar Madencilik’in Karaman’ın Ermenek ilçesindeki maden ocağında Ekim 2014’te meydana gelen faciada hayatını kaybeden 18 işçinin aileleri ve sonrasında benzer şekilde işten çıkarılan 450 madenciden de esirgenmişti.
Unutulmayan sözler
TBMM’de 2020’nin temmuz ayında yasal düzenleme yapılmış ancak Soma ve Ermenek’te Uyar ailesinin sahip olduğu şirketler rödovans sistemiyle çalıştığı ve farklı bir sözleşmeye tabii olduğu gerekçesiyle kapsam dışı bırakılmıştı.
Bunun üzerine Bağımsız Maden-İş 2020 Ekim’de maden emekçilerinin haklarını alabilmesi için Ankara’ya yürüyüş başlatmıştı. İşçiler, Salihli’de jandarma engeliyle karşılaşmıştı. Bir madenci jandarmaya “Öyle mi alay komutanı” diye çıkışarak şunları söylemişti: “Sanki suçlu bizmişiz gibi, sanki hırsızlığı, namussuzluğu, arsızlığı biz yapmışız gibi hesabı bizden sormaya çalışıyor. Yani hesabı sorması gerekenlere gidip hesap soramayanlar, bize hesap sormaya çalışıyor. Oysa bizim haklılığımızı cümle alem biliyor. Bir işverene, bir tek adama gücü yetmeyen devlet, şimdi gücünü bizde sınıyor. Biz bir kere daha bağırıyoruz buradan. Devletin gücünü bizde sınamayın! Yerin yedi kat altında alın teriyle yaşamını devam ettirmek durumunda kalıp, kör edilenler, sakat bırakılanlar, ciğerleri çürütülenlerden hesap sormasın devlet!”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun devreye girmesi üzerine yürüyüş durdurulmuştu.
Soylu sözünü tutmadı
Soylu İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 6,9 büyüklüğündeki depremden ötürü gittiği İzmir’de madencilerin temsilcileriyle görüşmüş ve “15 Ocak tarihine kadar sorunu çözeceğim” demişti.
Uyar Madencilik emekçileri, İzmir’deki deprem üzerine eylemlerini yarıda bırakarak enkaz çalışmalarına yardım etmek için İzmir’e koşmuştu.