CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz siyaseti halk için yapıyoruz, saray beslemeleri için değil” dedi.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir’de partisinin üye katılım törenine katıldı.
Kürsüde partililere seslenen Kılıçdaroğlu, şunları dedi: “Türkiye ikinci yüzyıla adım atıyor, ikinci yüzyılda Cumhuriyetimizi, demokrasiyle taçlandıracağız. Herkesin düşüncesini özgürce ifade ettiği bir Türkiye, herkesin sokaklarda özgürce gezdiği, herkesin karnının doyduğu bir Türkiye, iyilerin kazanabildiği bir Türkiye. Bunları yapacağız. İşin özeti birlikte mücadele edeceğiz. Mücadelemiz kutlu olsun, bu mücadele bir hak, adalet mücadelesidir. Bu, Türkiye’nin mücadelesidir. Adalet yürüyüşü daha bitmedi, daha yolun başındayız. Adalet yürüyüşü, bu ülkeye demokrasi gelinceye kadar devam edecek.”
‘Siyaseti halk için yapıyoruz, oligarklar için değil’
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
* Sınava girip Türkiye’de derece alan, sözlü sınavda elenen bütün o gençlerin hakkını ve hukukunu sonuna kadar savunacağız. Hiç kimse unutmasın, TÜİK’in önüne; işçinin, memurun, emeklinin, dul ve yetimin hakkını savunmak için gittik. Eğer işçinin, memurun, dul ve yetimin hakkını savunmazsanız o zaman niçin siyaset yapıyorsunuz, sorusunu soracağız.
* Biz siyaseti halk için yapıyoruz, oligarklar için değil. Biz siyaseti halk için yapıyoruz, saray beslemeleri için değil. Biz siyaseti halk için, çocuklarımız için, evlatlarımız için yapıyoruz, bir avuç yandaş için değil.
* Bu ülkede bir tek çocuk huzursuzsa ve bir anne evladını doğru dürüst beslemeden yatağa yatırıyorsa hiç birimizin uyumaya hakkı yok. Birlikte çalışacağız. Ta ki en son evladımız da huzur içinde yatağa yattığı zaman. Anne huzur içinde evladını okula gönderdiği zaman.
‘CHP’li olmak kolay bir iş değildir’
* Yeni katılan arkadaşlar, artık bilmeliler ki CHP’li olmak sıradan bir olay değildir. CHP’li olmak demek, sorumluluk üstlenmek demektir. Ülkenin sorunlarına kilitlenmek demektir. Artı; her sorunun nasıl çözüleceğini bilmek demektir.
* Kırsala gittiğinde üniversite mezunu ile karşılaştığınızda, parkta çocuklar ile oynadığınızda neyin, nasıl çözüleceğini her ortamda anlaşılır bir dille anlatmak demektir. O nedenle CHP’li olmak kolay bir iş değildir. Zor bir iştir.
* CHP’li olmak demek Yozgat’ın kokulu mercimeği varken dışarıdan mercimek ithal etmemek demektir. Bu ülkenin Harran Ovası, Çukurova’sı varken dışarıdan pamuk, buğday ithal etmemek demektir. Kendi çiftçisini desteklemek, kendi çiftçisinin üretmesi için her türlü çabayı göstermek demektir.
‘Beşli çetelerden fukaranın hakkını sormak temel görevim olacak’
* CHP’li olmak demek, devleti beşli çetelere teslim etmemek demektir. Beşli çeteler… Hiç kimse endişe etmesin, hakkı, hukuku ve adaleti savunuyorsak; beşli çetelerden fakirin, fukaranın hakkını sormak benim temel görevim olacaktır.
* Bu görevi yaparken en büyük destekçim sizler olacaksınız. Bu ülkenin insanları olacak. Bizim ülkemizde milyonlarca kişi işsizken, anneler, babalar evlatlarım nasıl iş bulur diye yakınırken eğer siz milyonlarca göçmene kapıları açıyorsanız. Türkiye’nin sınırlarını yol geçen hanına döndürüyorsanız buna karşı durmak CHP’lilerin görevidir. Sınır namustur diye yazar bütün sınırlarda. Sınır namussa nasıl oluyor da yol geçen hanına dönüyor.
‘Gazeteci, yazarı, çizeri, hapiste uyuşturucu baronları dışarıda’
* Nasıl oluyor da uyuşturucu baronları rahatlıkla gidip gelebiliyor, uyuşturucu baronları bu ülkede istedikleri gibi at koşturabiliyorlar. Gazeteci, yazarı, çizeri, avukatı hapiste; 80, 90 yaşında olanlar hapiste uyuşturucu baronları dışarıda.
* O uyuşturucu baronlarının burnundan getirmezsem siyaseti bırakacağım. En büyük gücüm sizsiniz. Bu ülkenin halkı. Halktan daha büyük bir güç yoktur. Beraber mücadele edeceğiz. Bu mücadele hak mücadelesidir. Sıradan bir mücadele değildir.