HALİL İBRAHİM ÇELİMLİ
Kim ne derse desin Total Futbol tam bir tabudur. Yanlışlığı doğruluğu şöyle dursun uygulanabilirliği bile tartışılmaz.
Sadece takımlar özelinde kimin bu oyun tarzına daha çok yaklaştığına bakılır. Herkesin kafasında kendine göre bir total futbol anlayışı oluştu neredeyse.
Gerçek anlamda tartışılmadığı için de aralarındaki farklara bakılmaksızın çoğu doğru kabul ediliyor. Anavatanından gelen Portakallar’ın dünkü görüntüleri total futbol şablonuna uyuyor muydu dersiniz? Golleri çıkardıktan sonra geriye kalana bakarak karar vermek gerekiyor. Fazlasıyla sonuç odaklı bu oyunun entelektüel alanı total futbolun sonuçtan önce düşünmesi gereken şeyler var.
Fotoğraflar: Reuters
Hollanda, Brazilya’ya benzer bir sorundan muzdarip. Paralı kulüplere futbolcu yetiştirmekle kendi oyununu oynamaya çalışan takım-karakterli futbolcu yetiştirmek arasında bocalıyorlar.
Son dönem ulusal liglerindeki kulüplerin Avrupa arenasındaki başarısızlıkları buna bağlanabilir. Yetiştirip vitrine koydukları futbolcuların gittikleri büyük (!) kulüplerde karakter değiştirmeleri de kaçınılmaz. Çünkü bu sistemde kazanma baskısına karşı koyabilecek hiçbir entelektüel duruş maalesef yok. Maç başı ücretlerin bile tavan yaptığı günümüzde aksi düşünülemez herhalde.
Böyle mi olacaktı?
Maça dönecek olursak. Bırakın ‘total’iterini demokratiğini asgari bir futboldan bahsedip kalem oynatmak bile zulüm neredeyse. Hollanda futbol tarihinin hiçbir sayfasında dünkü oyunun benzerinin yaşandığına dair bir kanıt bulamazsınız.
Üst üste üç pas yapamayan, oyunu tamamen kendi sahasında kabul eden, buna rağmen doğru düzgün karşı atağa bile çıkamayan bir total futbol ekolü olabilir mi?
Dünya hiçbir şey öğrenmediyse futbolun aslında bir prensip oyunu olduğunu öğrendi Portakallar’dan. Ancak dün Van Gaal ve sahaya sürdüğü oyuncuları bu prensibin üzerlerindeki portakal rengi formadan ibaret olduğunu ispatla meşguldu ne yazık ki.
Şili de farklı değildi
Şili tarafında da durum çok farklı değil. Grubu lider tamamlamak için galibiyeti biraz daha istediler o kadar. Bunun için fazladan ne yaptılar? Bol bol pas. Amacını aşan bu ‘bol pas’ oyununun faydalı olabilmesi için kale önüne kadar gelmesi gerekiyor. 90 dakika boyunca kale önünde çoğalamayıp Alexis Sanchez’in zıvanadan çıkmış şutlarından başka bir şey denemeden bitirdiler maçı.
Öte yandan Spor Toto Süper Lig’de top koşturan yabancı futbolcuların uluslararası turnuvalarda çok fazla varlık gösteremediklerine şahit oluyoruz. Brezilya 2014 için de geçerli bu. Ligimizin seyirlik değerini geçtim futbolcuları bireysel açıdan bile bir yerlere getirmekten aciz. Çoğu zaman geri düşüşler bile oluyor.
Wesley Sneijder Türkiye liginde iki ayak hareketiyle asist yapıp gol atabilirken turnuva başlangıcından bu yana gösterdiği performansı gördükçe zaten milli takımı oralara gidememiş bu ligin sevdalıları açısından en hafif tabirle can sıkıcı bir durum bu.
Gidişat iyi değil
Sonuç olarak: Turnuva daha grup aşamasındayken bile öncekilere nazaran çok daha iyi futbol örnekleri sundu bizlere. Sadece formasının rengi bile güzel futbol vaat eden total futbolun çocuklarının dünkü görüntüsü turnuvanın genel hali düşünüldüğünde maalesef iyi değildi. Umarım bundan sonraki maçlarda başlarına iş açmazlar.