Antalya’da Ç.Y.’ye (29), taksi durağına bırakma bahanesiyle aracına aldıktan sonra götürdüğü mobilya imalathanesinde nitelikli cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla tutuksuz yargılanan Murat K., mağdur kadının avukatını tehdit ediyor.
Avukat Bilgenur Yalçın olay sonrası intihara teşebbüs ederek engelli kalan kadının yanında olmaya devam edeceğini bildirdi.
30 Eylül 2019 tarihinde Döşemealtı ilçesinde yaşanan olayda eğlence merkezinde çalışan bir çocuk annesi Ç.Y., iş bitimi patronunun yönlendirmesi üzerine Murat K. isimli müşterinin aracına binerek taksi durağına bırakılmak üzerine yola çıktı. Durağa gelindiğinde Murat K., araçtan inmesine izin vermediği Ç.Y.’yi dövdü. Ardından kadını otomobiliyle Altınkale Mahallesi’nde bulunan marangozhanesine götürerek cinsel saldırıda bulundu.
Daha sonra Ç.Y.’yi marangozhanenin birinci katına çıkaran Murat K., iddiaya göre G.K. adlı çalışanını çağırarak, kadına zorla uyuşturucu kullandırttı. Ç.Y.’nin çantasındaki 850 lirayı da alan Murat K., kadına saatlerce cinsel saldırıda bulundu. Murat K. daha sonra aracına aldığı Ç.Y.’yi bilmediği bir yerde bırakarak ayrıldı. Polise giden Ç.Y. şikayetçi olurken, cinsel saldırı doktor raporuna yansıdı.
Kamera kaydı silinmiş
Şikayet üzerine gözaltına alınan Murat K. ile G.K., üzerlerine atılan suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, iftira atıldığını öne sürdü. Ancak olay anına ait işyeri güvenlik kameralarını inceleyen Siber Suçlar Şube Müdürlüğü, olayın gerçekleştiği tarih ve saat aralığını gösteren kamera kayıtlarının silindiğini tespit etti. Veri kurtarma uzmanlarının yaptığı çalışma sonunda olay anına ilişkin bir kısım kamera kayıtları kurtarıldı. Murat K. ile G.K., çıkarıldıkları Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Soruşturma sonunda, iki şüpheli hakkında Antalya 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mütalaasında, kurtarılan kamera kayıtlarına değinen cumhuriyet savcısı, sanık Murat K.’nın müştekiye araç içinde tokat attığını, araçtan indirdiği ve sarılma teşebbüsüne karşı şikayetçinin kendisini iteklediğine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Sonrasında müşteki yere düşmüştür. Şüpheli Murat K.’nın yere düşen müştekiyi kaldırdığı ve iç çamaşırını indirmeye çalıştığı, ancak müştekinin buna engel olduğu görülmüştür. Şüpheli müştekiye sarılmak istemiş, ancak müşteki istemeyince tokatlayarak yere düşürmüştür. Şüpheli yerdeki müştekiye iki kez tokat atmıştır.” Savcı olay sonrasında şüphelinin işyerine tekrar gelerek hortumla merdivenleri sildiği ve bir gün sonrasında da kayıtların silindiğine işaret etti.
Savcı, kamera kayıtları, doktor raporu, olay yeri inceleme ve Adli Tıp Kimya İhtisas Daire Başkanlığı’nın analiz raporlarının şikayetçinin iddialarını destekler nitelikte ve şikayeti ile uyumlu olduğuna dikkat çekerek, “Şüpheliler Murat K. ile G.K., uyuşturucu maddeyi müştekiye zorla vererek müştekinin direncini kırmak sureti ile üzerlerine atılı ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçunu işledikleri, ayrıca Murat K.’nin müştekinin parasını zorla alarak ‘nitelikli yağma‘ suçunu işlediği kanaatine varılmıştır” dedi.
Antalya 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan tutuksuz sanıklar, üzerlerine atılı suçu kabul etmediklerini söyleyerek, beraatlarını istedi. Mahkeme, duruşmayı erteledi.
Solunum cihazına bağlı yaşıyor
Avukat Bilgenur Yalçın’ın desteğiyle hukuk mücadelesi başlatan Ç.Y., yaşadığı travmayı atamayarak intihara teşebbüs etti. Kardeşinin son anda kurtardığı Ç.Y., yüzde 99.9 engelli olarak yatağa bağımlı hale geldi. Solunum cihazına bağlı olarak, annesinin yoğun bakıma çevirdiği evin bir odasında yaşamını sürdüren Ç.Y., söylenenlere sadece sağ ve sol ayak başparmaklarını hafifçe hareket ettirerek tepki verebiliyor.
Avukat: Sanıkların tutuklu yargılanması gerekiyor
Ç.Y. engelli olduktan sonra hukuk mücadelesini ücret almadan gönüllü sürdürmeye başladığını ifade eden Yalçın, kendisinin de sanıklar ve bir avukatları tarafından tehdit edildiğini söyledi.
Evinin önüne silahlı adamlar gönderildiğini aktaran avukat, sanıkların ve avukatlarının kendisini cinsel saldırıyla, ailesini de öldürmekle tehdit ettiğini belirterek şunları söyledi: “Davada sonuna kadar gideceğim. Halkımızı bu konuda desteğe bekliyorum. Beni de Ç.Y.’ye yapılanlarla tehdit ettiler. Siber zorbalık yapıldı. Müvekkilim sağlıklıyken sürekli telefonla arandı ve intihara sevk edilmeye çalışıldı. Ben bu süreçte hep yanındaydım. Ona sürekli ‘Mücadelemizi birlikte sürdüreceğiz’ dedim. Ç.Y. 29 yaşında, ben 28. Onu kız kardeşim gibi gördüm. 7 yaşında bir oğlu var. Onun yaşadıkları, bende travma etkisi yaşattı. Sanıkların tutuklu yargılanması gerekiyor ki; bizimle birlikte bütün kadınlar rahat nefes alabilsin.”