BURCU KARAKAŞ
brckarakas@gmail.com / @burcuas
Yargı, evlendikten sonra yalnızca kendi soyadını kullanmak isteyen bir kadının başvurusunu daha kabul etti.
Avukat Selin Nakıpoğlu, kararın HDP İstanbul milletvekili Filiz Kerestecioğlu tarafından verilen evli kadınların evlilik öncesi soyadını kullanabilmesi kanun teklifinden sonra gelmesinin önemli olduğunu söyledi.
Öğretmen İlkbahar Atılgan, 2010 yılında evlendi. Kendi soyadını kullanabilmek için 2011’de dava açtı ancak başvurusu mahkeme tarafından reddedildi. Atılgan, geçen sene yeniden mahkemeye başvurdu. Bugün sonuçlanan davada İstanbul 13’üncü Aile Mahkemesi, Atılgan’ın kocasının soyadı Erdoğan’ı kullanmasının iptaline karar verdi.
Diken’e konuşan Atılgan, sadece kendi soyadını kullanamadığı için, evlendiği günden beri rahatsız olduğunu belirterek şunları söyledi: “Davaya bakan hakime hanım, ‘Neden kocanızın soyadıyla mutlu değilsiniz?’, ‘Çocuğunuz için sorun olmayacak mı?’ gibi sorular sorunca önce olumsuz yaklaştığını zannettim. Mahkeme şahit istedi. Öğretmen arkadaşlarım şahit oldu. ‘Erdoğan soyadıyla tanınmıyor, kendi soyadını kullanıyor’ diye şahitlik yaptılar. Mahkeme, eşimin iznini de sordu. Evlilik kurumu bir kadın için zor bir kurum. Evlenmek benim için zorunlu bir imzaydı. Kütüğünüz, kimliğiniz yok sayılıyor. Çok cinsiyetçi bir yaklaşım… Her şeyiniz eşinizle anılır oluyor. Hem cinsiyetçi hem de ayrımcı bir tutum. Kadını mal olarak gören bir durum var. Bir mülk gibi kimliğinizle oynanıyor.”
‘Oğlum için ortak soyadı talep edeceğiz’
Atılgan, çocuğunun ortak soyadı kullanabilmesi için de dava açacağını söyleyerek, şöyle devam etti: “Bir tane oğlum var, onunla beraber gittiğim yerlerde sorun olacağını düşünüyorum. Yanımda evlilik belgesinin olması gerekecek. Onunla ilgili de dava açacağım, ortak soyadı talep edeceğiz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar yolu var! Tüm kadınların soyadı meselesini dert edip dava açarak yasaları zorlaması gerekiyor ki kadınlar istediği soyadını kullanabilsin.”
‘Eşitlik ilkesine aykırı’
İlkbahar Atılgan’ın avukatı Selin Nakıpoğlu, yasa değişikliğinin şart olduğunu belirterek, konuyu şöyle değerlendirdi: “Ocak 2002’de yürürlüğe giren Medeni Kanun’da yapılan önemli değişikliklere rağmen kadınların medeni yasadan kaynaklanan soyadı sorunları bitmiyor. Evli kadının kocasının soyadını kullanma zorunluluğu 2016 yılında da büyük sorunlar doğurmayı sürdürüyor. AİHM kararları hala tüm kadınları etkileyecek emsal bir karar olarak görülmüyor. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) 16 Nisan 2015 tarihli kararı ile artık bu konuda yeni bir yasal düzenleme yapılmasının gerekli olduğu görüldü. Aksi takdirde AYM kararına rağmen kadınların mahkemelere başvurmaya devam etmek zorunda kalacağı aşikâr. Kadınların tek tek dava açmak zorunda bırakılması, eşitlik ilkesine ve de usul ekonomisine aykırı bir durum. Ortada AYM ve AİHM kararları varken yapılması gereken dava açmaya zorlamak değil, ilgili yasalarda değişikliktir. Yasal düzenleme bir an önce yapılmalı.”
Yasa teklifi verilmişti
HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, geçen sene evli kadınların evlilik öncesi soyadını kullanabilmeleri için kanun teklifi vermişti. AYM ile AİHM kararlarına atıfta bulunulan teklifte, kadının soyadı konusunda yeni bir yasal düzenleme yapılmasını gerektiği, yasa olmadığı takdirde AYM kararına rağmen kadınların mahkemelere başvurmaya devam etmek zorunda kalacağı belirtilmişti.