İstanbul’da şehir şebekesi suyunun kirli olduğuna ve kötü koktuğuna dair şikayetler artarken, şehre su aktaran Sakarya Nehri’nde yasaklı tarım ilacı kalıntıları bulunduğu belirtildi.
Zaman’dan Salih Hamurcu’nun haberine göre, Eskişehir’den doğan Sakarya Nehri’ndeki sazan ve gümüş havuz balıkları üzerinde yapılan bir araştırmada insan sağlığına zararlı klorlu tarım ilacı kalıntıları bulundu.
Ayrıca, nehirde insan sağlığına zararlı olan; bu yüzden de Avrupa Birliği direktiflerinde balıklarda varlıkları istenmeyen DDT, aldrin, dieldrin, endrine gibi organik kirleticilerin kalıntıları da tespit edildi.
İstanbul’daki barajların doluluk oranları son 10 yılın en düşük seviyesine gelmişken, yetkililer su tehlikesine karşı Melen ve Sakarya gibi başka nehirlerden su taşıyarak sorunu aşmaya çalışıyor. Öte yandan bu nehirlerin suyunun taşınması hem o bölgelerdeki ekolojik dengeyi bozuyor, hem de suların içme suyuna uygun olmadığı sıklıkla dile getiriliyor.
‘DDT’ler kanserojen ve kalıntılarını gidermek çok zor’
Sakarya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehmet İşleyen, DDT’nin Türkiye’de 1984-1985 yıllarında yasaklanan çok zehirli bir böcek ilacı olduğunu belirti. İşleyen, “Bu kirleticilerin hepsinin kanserojen etkisinin olduğu biliniyor. Toprağa veya çevreye atılan DDT, zamanla topraklarla beraber nehir veya göle taşınabilir. Buradan da mikro canlılardan balık veya diğer büyük canlıların yapısına besin zinciriyle geçebilir” dedi.
DDT ve metabolik ürünlerin canlının yağ dokusuna bağlandıktan sonra kalıntılarının giderilmesinin çok zor olduğunu dile getiren İşleyen, şu ifadeleri kullandı; “Toprakta 60-70 yıl yarılanma ömrü olan ve uzun süre kalan kanserojen bir kirletici ve gıda zinciriyle besinlerde birikme potansiyeline sahip. Sinir sistemini bozucu etkilerinin de olduğu biliniyor.”